Türkiye’de gözlük kullanım oranı ortalama yüzde 15-20 aralığında seyrediyor. Yıllık görme kusuru muayene ihtiyacının ise 30 milyon kişi olduğu biliniyor. Oran, genç ve 40 yaş üstü nüfusa eşit şekilde dağılmış durumda fakat son yıllarda artan bilgisayar kullanımıyla, gözlük kullanımı da her geçen gün artıyor.
Türkiye gözlük pazarında yer almaya başlayan, yabancı sermayeli büyük mağaza zincirleri ve artan internet satışı, sektördeki rekabeti arttırmış durumda. Merdiven altı üretim diye adlandırılan, taklit, işporta, bijuteri ve semt pazarlarında satılan ürünlere rağbet, her sektörde olduğu gibi gözlük sektörü içinde büyük tehlike oluşturuyor. Standart dışı ürünler hem sağlık açısından hem de Türkiye’de bulunan 6 bin optik mağazasının faaliyeti açısından bazı sıkıntıları da beraberinde getiriyor.
Doğan Optik Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Doğantekin, makul fiyat ve insan sağlığı düşünülerek uygun standartlarda üretilen gözlüklere ulaşmanın artık daha kolay olduğunu dile getiriyor. Girişimcisi Türk olan markaların birçoğu ise, İtalyan ve Fransız tasarımcılar tarafından tasarlanıyor, ünlü dünya markalarıyla aynı yerde ve kalitede üretiliyor. Gerek optik mağazalarının tavsiyesi gerekse bütçelerinin yettiği ölçüde reklam kampanyaları ile nihai tüketiciye tanıtılmaya çalışılıyor. Bu anlamdaki gelişmeler marka ve fiyat çeşitliğine hızlıca yansıyor. Bu da büyük oranda merdiven altı üretim ve tüketimin önüne geçmek için bir adım oluyor.
Türkiye’de yılda ortalama 12 milyon gözlük tüketimi oluyor. Bunun 4-5 milyonunun güneş gözlüğü olduğunu belirten Doğan Optik Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Doğantekin, insan sağlığını doğrudan ilgilendiren gözlüğün, mutlaka sağlık standartlarına uygun olmasının önemine değindi. ‘Özellikle güneş gözlüklerinde taklit ürün kullanan kişiler için ciddi tehlikeler doğabiliyor. Standart dışı, ultraviyole blokajı olmayan güneş gözlüklerini kullananlarda göz dibi kızarıklıkları ve katarakta varan sağlık sorunlarının meydana geldiği uzmanlar tarafından sıklıkla dile getiriliyor. Buda hem sektöre güvensizlik hem de, ayrı bir sağlık gideri olarak ülke ekonomisi zarar verebilir nitelikte. Bu sebeple, kişilerin özellikle güneş gözlüğü alırken, camları gerçek CE normlarına uygun, Gümrük ve Ticaret Bakanlığından onaylı garanti belgesine sahip ürünler tercih etmeleri gerekiyor.
Gözlük tüketimi konusunda bilinçlenmek için doğru ve yeterli bilgiye sahip olan optisyenlerin önemi büyük. Ayrıca, internetten satın alınan ürünlerde tüketicinin sıkıntı yaşamaması adına istediği ürünün mutlaka orijinalliğine (tamamı olmasa da büyük oranda taklit ürün var.), garantisinin kim tarafından ne şekilde verildiğine dikkat ederek almasında yarar var. Gözlük her ne kadar sağlık için kullanılan bir protez şekli olsa da hem estetik açıdan hem de kullanım rahatlığı için kişinin yüzüne uygun olması gerekiyor.