Türkiye, içinde hastaneler, rehabilitasyon merkezleri, termal turizm tesisleri, yaşlı tatil köylerinin bulunacağı binlerce dönümlük araziye kurulacak sağlık serbest bölgeleriyle ikinci Dubai olmaya hazırlanıyor.
Sağlık Bakanlığı Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü Sağlık Turizmi Daire Başkanı Dursun Aydın, sağlık serbest bölgeleri kurulmasına yönelik çalışmalarla ilgili bilgi verirken Türkiye’ye büyük ilgi olduğunu, çok sayıda yabancı yatırımcının gözünün Türkiye’de olduğunu bildirdi.
Serbest bölgenin, ”Ülkenin siyasi sınırları içinde olmakla birlikte gümrük hattı dışında sayılan, ülkede geçerli ticari, mali ve iktisadi alanlara ilişkin hukuki ve idari düzenlemelerin uygulanmadığı veya kısmen uygulandığı, sınai ve ticari faaliyetler için daha geniş teşviklerin tanındığı, fiziki olarak ülkenin diğer kısımlarından ayrılan yerler” olarak tanımlandığını hatırlatan Aydın, 663 sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşların Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’nin 49’uncu maddesi ile ülkede sağlık serbest bölgeleri kurulmasının önünün açıldığını söyledi.
KALİFİYE BEYİNLER ÇEKİLMEK İSTENİYOR
Kanunla yabancı sermaye girişi ve istihdamın artırılması, ülkeye kalifiye yabancı beyinlerin çekilmesi, yüksek tıbbi teknoloji girişinin hızlandırılması, hizmet üretmeye yönelik yatırım ve üretimin teşviki, Türkiye’nin bölgesinde sağlık alanında cazibe merkezi haline getirilmesi, sağlık turizmi açısından örnek bir konsept oluşturulması amaçları öngörüldüğünü belirten Aydın’ın verdiği bilgiye göre serbest bölgelerde şu avantajlar sağlanıyor:
-SSK primi, KDV, kurumlar vergisi, vergi muafiyeti gibi işletmeciler için birçok avantajdan yararlanma imkanı.
-Yatırımcı için ucuz altyapı ve yatırım imkanı.
-Başvuru ve faaliyet süresince her türlü bürokrasinin en aza indirilmesi.
-Serbest bölgede sağlanan teşvik ve avantajlardan yerli ve yabancı bütün yatırımcıların eşit olarak yararlanması.
-Bazı mevzuatların uygulanmaması.
-Yüzde yüz yabancı yatırımcı çekilmesi.
-Türkçe bilmeyen yabancı sağlık personeli-
Sağlık serbest bölgesinde uygulanması öngörülen konularla ilgili çalışma yürüttüklerini bildiren Dursun Aydın, Türkçe bilmeyen yabancı hekim ve hemşire çalıştırılması, danışman yabancı hekimlerin kısa süreli görev yapabilmesi, SGK ile anlaşma yapılmaması, acil sağlık hizmetlerinin serbest bölge dışına verilmemesi, yüzde 85 oranında yabancı hasta bakılması gibi hususların gündeme geldiğini söyledi.
Hekim, cihaz, yatak ve fiziki şartlar bakımından planlamada çok esnek davranılması, yabancı dilde tanıtım ve reklamların yurt dışına yönelik yapılabilmesinin yanında mali sorumluluk sigortası ve tedavi sorumluluğu konusunda Türkiye’deki mevzuatın geçerli olmasının da öngörüldüğünü anlatan Aydın, mevcut özel sağlık kuruluşlarının rekabet gücünün kırılmaması, bu bölgelerin geniş alanda ve az sayıda olmasının önem taşıdığını vurguladı.
SEKTÖRÜN TALEPLERİ
Aydın’ın verdiği bilgiye göre, serbest bölgelere yatırım yapmayı planlayan sektörün dile getirdiği istek ve öneriler ise şöyle:
-Sağlık serbest bölgesi dışında özel sağlık kuruluşlarında hizmet veren hekim ve yardımcı sağlık personelinin sağlık serbest bölgelerinde de çalışmalarına imkan verilmeli.
-Sağlık serbest bölgelerinde yapılacak yatırımlar, personel, yatak, cihaz, bina planlaması kapsamı dışında tutulmalı.
-Sağlık serbest bölgelerinde belli oranda yerli hasta bakılmasına imkan verilmeli.
-Hava alanına, yerel ulaşım imkanlarına ve sosyal yaşam alanlarına yakın olmalı, kaplıca ya da termal yatırım ise doğal kaynaklara uzak olmamalı.
-Sağlık serbest bölgesinde yabancı hekimler kısa süreli danışman hekim olarak çalışabilmeli, bunlarda denklik, dil bilme şartı aranmamalı.
-Sağlık serbest bölgelerinde kaç hastane, hangi sağlık kuruluşlarının olacağı netleşmeli, bakanlık ayrıca planlamalı.
-Mevcut özel sağlık kuruluşlarının rekabet gücü kırılmamalı.
-Tek faaliyet gösteren bölge Dubai’de.
Dubai ve İran’da sağlık serbest bölgeleri bulunduğunu, ancak proje olarak tasarlanan İran’daki yerin fonksiyonel olarak hayata geçmediğini bildiren Aydın, Umman, Suudi Arabistan, Brezilya, Panama, Kosta Rika ve Meksika’da sağlık serbest bölgesi kurulma planı bulunduğunu belirtti. 2 milyon metrekarelik bir alana kurulan Dubai’deki bölgenin sağlık alanı ve welness projesi olarak 2 fazda planlandığını anlatan Aydın, şu bilgileri verdi:
”Dubai Sağlık Serbest Bölgesi, dünyanın ilk sağlık serbest bölgesi. Proje çalışması 2002 yılında başlamış, 2006 yılında faaliyete geçmiş. Ortalama 1,8 milyar dolar harcanmış. Halen 2 bin 400 şirket faaliyette. Bünyesinde 90 klinik ve 2 bin 500 lisanslı sağlık çalışanı mevcut. Tam teşekküllü iki hastane bulunuyor. Burada 5 yılda 330 bin ameliyat gerçekleştirilmiş. Bölge içerisinde Harward ve Boston üniversitelerinin birer tıp fakültesi ile eğitim ve araştırma hastanesi planlanıyor. Bölgede ayrıca otel ve kongre merkezleri, teletıp tesisleri, toplu konut ve dinlenme tesisleri mevcut.”
Dubai serbest bölgesiyle sağlık yatırımları ve sağlık insan kaynağının bölgeye çekilmesinin, emlak sektörünün canlandırılması ve fiyatların artırılmasının, Arap bölgesinde sağlık alanında bir cazibe bölgesi haline gelinmesinin amaçlandığını ifade eden Dursun Aydın, şunları belirtti:
”Dubai sağlık serbest bölgesine istenen düzeyde yatırımcı çekilemediği gibi sunulan sağlık hizmetinin pahalı olmasından dolayı istenen hasta düzeyine de ulaşılamamıştır. Yurt dışından kalifiye insan kaynağı gelmemiş, cazibe merkezi olma hedefi ise kısmen gerçekleşmiştir. Bununla birlikte emlak sektöründe ciddi gelirler elde edilmiştir. Üniversite ve Ar-Ge merkezleri kurulmamış, ikinci faz olan wellness bölümüne ise hiç başlanmamıştır. Türkiye olarak hedefimiz Dubai’yi geçip daha büyük bir başarıyı yakalamaktır.”
YATIRIMLARA HIZ VERİLECEK
Aydın, sağlık serbest bölgelerinde hastane, rehabilitasyon merkezleri gibi sağlık kuruluşları, termal turizm tesisleri, yaşlı tatil köyleri, sağlıklı yaşam merkezleri, sağlık şehirleri, üniversite ve sağlık akademileri, sağlık teknokentleri bulunacağını belirterek, bu yerlerin uluslararası ulaşımı kolay büyük illerde kurulmasının, yabancı hekim ve sağlık personeli çalışabilmesinin öngörüldüğünü bildirdi.
Sağlık Bakanlığı Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü Sağlık Turizmi Daire Başkanı Dursun Aydın, sağlık serbest bölgelerinin kriterlerinin bu ay içinde Bakanlar Kurulu’nca ilan edilmesinin ve yönetmeliğin yayınlanmasının beklendiğini ifade ederek, Aralık ayında sağlık serbest bölgesi ve işletmeci firmaların ilan edilmesinin, gelecek yıl da imar çalışması ve yatırıma başlanmasının planlandığını söyledi.