Tüm insanların vücudunda var olan Candida Albicans mantarı, adet sendromundan aşırı kilo alımına, kronik yorgunluktan egzamaya her türlü hastalığın altyapısında etkin rol üstlenebiliyor. Konuyla ilgili bilgi veren Dr. Sinan Akkurt, bir numaralı tetikleyicisinin aşırı antibiyotik kullanımı olduğuna dikkat çektiği Candida Albicans mantarının insan bedenindeki sinsi bir ajan olduğuna dikkat çekti.
Normal koşullarda bağırsaklarda vitamin üreten bakterilerle dengede bulunan bir mantar çeşidi olan Candida Albicans mantarı, bağırsak duvarına yapışarak orada yaşıyor. Aşırı çoğalması ve yer değiştirmesi durumunda ise başta enfeksiyon oluştururken, ardından birçok hastalığın tetikleyicisi olabiliyor. Konuyla ilgili bilgi veren Biorezonans Uzmanı Dr. Sinan Akkurt, Candida Albicans mantarının çoğalmasında aşırı antibiyotik kullanımının önemli bir etken olduğuna dikkat çekti. Gereksiz yere kullanılan antibiyotiklerin yanı sıra rafine un ve şekerin fazla tüketimi, bağışıklık sisteminin zayıflaması ve beslenme eksikliklerinin de bu mantar türünü çoğaltan etkenler olduğunu belirtti.
Candida Albicans mantarı ile doğrudan bağlantılı rahatsızlıklar arasında ağızda beyaz pamukçuk, aft, şişkinlik, bağırsak krampları, anüste kaşıntı, vajinal mantar, sık mesane iltihapları, adet sendromları, halsizlik, enerji kaybı, düşük libido, depresyon, konsantre olamama ve alerjileri sıralayan Dr. Akkurt, tedavi için öncelikle beslenme planının değişmesi gerektiğini vurguladı. Özellikle rafine un ve şekerden uzak durulması, kefir, turşu, yoğurt, ayran, lor peyniri, sarımsak, üzüm çekirdeği, keten tohumu gibi bağırsak florasını destekleyici gıdalar alınmasını öneren Dr. Sinan Akkurt, biorezonans metoduyla iki seansta tedavinin tamamlanabildiğini kaydetti.