Kalp sağlığı, beyin fonksiyonları, kemik döngüsü ve kas sistemi dahil olmak üzere her organın işlevini etkileyen tiroid hormonlarının düzenli çalışması hayati öneme sahiptir.
Tiroid hormonuna bağlı hastalıkların birçoğu, belirtilerinin başka rahatsızlıklarla karıştırılması sebebiyle gözden kaçmakta ve tedavide geç kalınmaktadır. Memorial Ankara Hastanesi Endokrinoloji Bölümü’nden Doç. Dr. Sibel Ertek, “24-31 Mayıs Dünya Tiroit Farkındalık Haftası”nda tiroid hastalıkları hakkında bilgi verdi.
İyot eksikliği tiroid rahatsızlıklarına sebep oluyor
Tiroid bezi boynun ön kısmında bulunan ve tiroid hormonlarını salgılayan bir iç salgı bezidir. Tiroid hormonları yiyecekler ve suyla aldığımız iyot kullanılarak salgılanmaktadır. Bu nedenle ülkemizde özellikle iyot eksikliğinin fazla olduğu bölgelerde tiroid hastalıkları ve guatr daha fazla görülmektedir.
Ailesinde tiroid hastalığı öyküsü olanlar risk altında
Tiroid bezi, görünümü normal olsa da çalışması normal düzeyde olmadığı zaman vücuttaki diğer organları etkileyen başka hastalıklara neden olabilmektedir. Tiroidin çok çalışması olarak bilinen ‘’hipertiroidi’’ ve az çalışması olarak tanımlanan ‘’hipotiroidi’’ rahatsızlıklarının endokrinoloji muayenesi ve basit kan tetkikleri ile anlaşılması son derece kolaydır. Tiroid bezinin büyümesi ise guatr hastalığına yol açmaktadır. Guatr, “nodül” denilen yumruları içerebilmektedir. Nodülün tespit edilmesi durumunda, ultrasonografi ile değerlendirilip yapısının ve boyutlarının belirlenmesi gerekmektedir. Özellikle ailesinde tiroid kanseri öyküsü olanlarda, radyasyona maruz kalmış kişilerde ve ayrıca nodülün büyük olduğu veya şüpheli özellikler gösterdiği durumlarda bu yumruların kanser hücreleri içerip içermediği mutlaka araştırılmalıdır.
Tiroid kanserinde erken tanı için…
Tiroid kanserleri, erken dönemde yakalandıklarında kemoterapi ve radyoterapiye gerek kalmadan tedavi edilebilen hastalıklardır. Tiroid nodüllerinin kanser riskini belirlemede ultrason eşliğinde kullanılan ‘’tiroid ince iğne aspirasyon biyopsisi’’ yöntemi, hastalığın tanısının konulmasını ve ameliyata gerek kalmadan tedavi edilmesini sağlamaktadır. Bu nedenle özellikle ülkemiz gibi tiroid hastalıklarının yaygın olduğu bölgelerde tiroid muayene ve taramaların yapılması hayati önem taşımaktadır.
Belirtileri başka hastalıklarla karıştırmayın
Hem dünyada hem de ülkemizde sıklıkla görülen tiroid hastalıkları doğru tanı ve uygun tedavi yöntemleri sayesinde önlenebilir rahatsızlıklardır. Tiroid hormonlarına bağlı rahatsızlıkların belirtileri stres veya depresyon gibi başka rahatsızlıkların belirtileriyle karıştırılarak göz ardı edilebilmektedir. Tiroid hastalıklarında sıklıkla görülen belirtiler; boyunda şişlik veya ele gelen yumru, halsizlik, yorgunluk, konsantrasyon güçlüğü, kabızlık, ciltte kuruluk, kabalaşma, turuncuya yaklaşan renk değişiklikleri ve artan saç dökülmesidir. Bunların yanı sıra tiroidin az çalıştığı hipotiroidi durumunda çabuk üşüme ve soğuğa tahammülsüzlük, tiroidin çok çalıştığı hipertiroidi rahatsızlığında ise aşırı terleme ve sıcağa tahammülsüzlük belirtileri ortaya çıkmaktadır. Bu hastalıkların en yaygın belirtilerinden bir diğeri ise göz çıkıklığıdır. Bu belirtilerin bir veya birden fazlasının kendisinde olduğunu düşünen kişiler, muayene ve tetkikler için endokrinoloji ve metabolizma hastalıkları uzmanına başvurmalıdır.