Hava sıcaklıklarının aniden aşırı düşmesi, keskin soğukların hakim olması, yüz sinirlerini olumsuz etkileyerek çevresel yüz felcine yol açabiliyor.
TOBB ETÜ Hastanesi Kulak Burun Boğaz (KBB) Uzmanı Dr. Alp Korkut Perçin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, aniden gelişen ve hastanın yüzünün yarısını tutan felçlerin “yüz siniri felçleri” olarak tanımlandığını söyledi.
Yüz felcinin, aslında birçok nedene bağlı olarak yüz sinirinin ödemi yani sinir dokusunun şişmek istemesine bağlı ortaya çıktığını ifade eden Perçin, “Yüz siniri de bu doku şişmesinin olduğu bölgeye göre çeşitli belirtiler göstererek felç olur, fonksiyonunu yitirir” dedi. Perçin, örneğin sinirin orta kulaktan çıktıktan sonra basıya uğraması halinde yüz mimik kaslarının çalışmadığını anlatarak, şöyle devam etti:
“Hasta ağzında sıvıları tutmakta zorlanır, felçli taraftan sıvıyı dışarı kaçırır. Gözünü tam kapatamaz, bunun için özellikle geceleri gözü kurur ve aşırı rahatsızlık hisseder. Yanaklarını şişiremez ve ağız içinde lokma çevrilmesinde zorlanır. Üfleme hareketini dudak kaslarının felçli tarafına hakim olamadığı için gerçekleştiremez. Sinir, orta kulak içinde basıya uğradıysa seviyesine göre yüksek seslere dayanıksızlık ve dilde tat bozuklukları oluşur. Aniden yüz yarısında hareket kusuru ve görüntü bozukluğu ile karşılaşan hasta; doğal olarak büyük bir gerilim ve panik yaşar. Bunun kökeninde; problemin kalıcı olduğunu, geçmeyeceğini düşünmesi, beyinsel birtakım kusurların alttaki neden olduğunu sanması, tümör ve beyin kanaması korkusunu yaşaması gibi etkenler vardır.”
Ani ısı farkına dikkat
Bu durumun genellikle iz bırakmadan iyileştiğini vurgulayan Perçin, iyileşmenin gerçekleşmesinde yüz felcinin nedeninin belirlenmesi gerektiğini söyledi.
Perçin, ileri yaşlarda aniden oluşan çevresel yüz felçlerinde en sık virüslerin etkili olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
“Kulağın içinde bulunduğu kemiğe rastgelen darbeler, ani ısı farklılıkları, şeker hastalığı, tiroid bezi bozuklukları, hipertansiyon, bazı romatizmal hastalıklar, alkolizm, vitamin eksiklikleri, tükürük bezlerinin iyi ve özellikle kötü huylu tümörleri, orta kulak enfeksiyonları, iç kulak yolunun tümörleri, tükürük bezi ve kulak cerrahileri sonrası sinirin haraplanmasına bağlı olan yüz siniri çevresel felçlerinde ortaya çıkar. Tedavi olarak, ilaç ya da cerrahi uygulama yapılabildiğini anlatan Perçin, “Yüz felçlerinin yüzde 85’i herhangi bir iz bırakmadan başlangıcından itibaren üç hafta ile altı ay içinde iyileşir. Hastaların yüzde 15’i ise başlangıçtan 6 ay geçmesine rağmen iyileşemez. İyileşme olmayanlarda tam felç, bazı kasılma kusurları, spazmlar, yüzde güçsüzlük gibi çeşitli düzeylerde kalıcı problemler olabiliyor” diye konuştu.
Kulakları, özel kulaklıklarla ya da kaşkolla koruyun
Aşırı soğukların sağlık sorunlarına yol açmaması için giysilere dikkat edilmesi gerekiyor. Bu havalarda, kat kat giyinilmeli ve giysilerin çok kalın ve sıkı olmamasına özen gösterilmeli. Giysiler kuru kalmalı, terleme halinde değiştirilmeli. Baş ve boynu soğuktan korumak için şapka, eşarp ya da kaşkol kullanılmalı. Kulaklar soğuğa çok duyarlı olduğu için, kulakların özel kulaklıklarla ya da kaşkol, atkı gibi giysilerle korunarak sıcaklığın korunması sağlanmalı. Eldiven giyinilmeli, beşparmak eldiven yerine iki parmak eldivenleri tercih edilmeli. Çünkü, bu şekilde birbirine yakın ve temas halindeki parmaklar daha iyi ısınır. Ayakları sıcak ve kuru tutacak çoraplar ve su geçirmeyen botlar giyilmeli.