29 Nisan 2012 tarihinde gerçekleşecek olan İDO Genel Kurul seçimlerine Dt. Ömer Faruk Şarkbay’ı aday gösteren ve seçim çalışmalarına başlayan İdealist Diş Hekimleri Grubu, özellikle diş hekimlerinin en büyük sorunlarından biri olan “Muayenehanelerden Hizmet Alımı” konusunu gündeme getirerek, seçim öncesi Ankara’da konunun muhataplarıyla bir araya geldi ve çözüme yönelik projelerini paylaştı.
Muayenehanelerden hizmet alınmasına yönelik yaşanılan problemin temelinde, Türk Dişhekimleri Birliği (TDB) yönetiminin, meslek çıkarlarını korumak yerine, adeta bir siyasi parti gibi çalışmakla, iç politikadan dış politikaya pek çok konuda tavır ve eylem ortaya koyup bunun sonucunda meslek sorunlarını ihmal etmekle eleştiren İdealist Grup Başkan adayı Şarkbay; meslek örgütlerinin esas kuruluş amacının ilgili meslek grubunun haklarını korumak ve geliştirmek olduğunu ve bu yapıların siyasi rant çekişmesi haline getirilmemesi gerektiğini belirtti.
Şarkbay, SGK sorunsalındaki son 10 yıllık süreci şöyle özetledi:
“2003 yılı öncesine kadar kamudan muayenehanelere hasta sevki yapılabiliyordu. Bütçe Uygulama Talimatı (BUT) rakamlarıyla Asgari Ücret Tarifesi(AÜT) arasındaki dengesizliğin düzeltilmesi gerekçesiyle TDB’nin, 2002 yılında, Danıştay’a dava açması sonrasında, hizmet alımı konusu bugün resmen kronikleşmiş bir problem haline gelmiştir. 2004 yılı Şubat ayında memurlar için polikliniklere sevk durduruldu. Şubat 2008 tarihinde Şağlık Bakanı ile yapılan toplantıda TDB, Asgari Ücret Tarifesi’ndeki BUT fiyatlarının kendi sundukları şekilde kabul edilmesini talep etti.
25 Kasım 2008 tarihinde, Danıştay 8. dairesinde görülen bu davada, hizmet bedellerinin, TDB asgari ücret tarifesi üzerinden ödenmesi gerektiği belirtilerek, mevcut uygulamada yürütmenin durdurulmasına karar verilmişti. Ne yazık ki SGK, Danıştay’ın bu kararını uygulamayarak yok saymıştır. Ardından 31 Ocak 2009 tarihinde Resmi Gazete’de yayınlanan tebliğle, özel sağlık kuruluşu ve diş hekimlerine sevki düzenleyen SUT 8.2. maddesi iptal edilerek, sevk işlemi tamamen kaldırılmıştır. Sonraki yıllarda gerek bakanlık gerekse TDB, uygulanacak ücret tarifesinde mutabık kalınamadığı için onaylanmış bir asgari ücret tarifesi olmadığından, 2010 yılına gelindiğinde halen 2007 AÜT uygulaması devam etti.
İdealist Grup olarak geçmişi süzgecimizden geçirdiğimizde, o dönem, bakanlıkla bir uzlaşı sağlanıp muayenehanelere sevk süreci bir formüle bağlanamaz mıydı sorusu aklımızda takılı kaldı. Bize göre, AÜT hiçbir zaman diş hekimlerinin çoğunluğunun(% 90 diyebiliriz) uygulamadığı bir tarifedir ve hep bunun altında çalışılmıştır. Birçok kişinin de bu konuda bizimle hemfikir olduğunu düşünüyoruz. Başka birçok sektörde de bunun örnekleri mevcut. Bütün hekimlere anketle sorularak reel bir AÜT oluşturup, (BUT fiyatına yakın veya eşit) devletle anlaşılabilirdi. Hükümet de ADSM açmak zorunda kalmaz, diş hekimlerimiz de kazanmış olurdu.”
Diş hekimliği mesleğinin karşı karşıya olduğu sıkıntılarla ilgili her kesimden diş hekimi meslektaşlarıyla görüştüğünü ve görüşmeler doğrultusunda çalışma raporları ve çözüm planları hazırladıklarını belirten Şarkbay; “Özellikle yeni muayenehane açmış genç meslektaşlarımızın sıkıntılarının farkındayız. Bu sorunların çözümü için çalışma raporları ve çözüm planları hazırladık. Göreve hazırız!” dedi.
“Tüm meslektaşlarımızı oy kullanmaya bekliyoruz.”
“İstanbul Dişhekimleri Odasının kapısından girer girmez üst kimliğimiz diş hekimliği olacaktır. Çeyrek asırdır denediğimiz şu anki yönetim artık misyonunu tamamlamıştır. Sıra denenmemiş, genç kadrolarındır. Gelin, yeni bir çağ açalım, odamıza sahip çıkarak, yenilikçi ve idealist diş hekimlerine şans tanıyalım. Mesleğini seven tüm diş hekimlerini hiçbir bahane üretmeden 29 Nisan’da oy kullanmaya bekliyoruz…”