Günümüzde 100’ün üzerinde ülkede varlığını sürdüren Hamilton Medikal’in Türkiye’deki yeni iş ortağı İncekaralar…
Nefes, insanın doğumundan ölümüne kadar aralıksız tekrarladığı, hayatın başladığı ve bittiği noktada bulunan, belki de yaşam ihtiyaçlarının en temelindeki eylemdir. M.Ö. 460’lı yıllarda kesintisiz olarak devam etmesi gereken bu eylemin sekteye uğraması durumunda yapılabilecek ilk müdahalenin, boğulma vakalarında nefes borusuna bir kanülle hava gönderilmesi olduğunu, ilk kez Hipokrat bildirmiştir. 1950’li yıllarda İsviçre’de pozitif basınçlı mekanik ventilasyon sistemleri kullanılmaya başlanmış, 1980’li yıllara gelindiğinde Hamilton Medikal güçlü bir oyuncu olarak tarih sahnesine çıkmıştır.
Ventilatör Teknolojisi
Cerrahi operasyon, yoğun bakım servisleri ve acil müdahale ekiplerinin olmazsa olmazları arasında yer alan ventilasyon sistemleri, hayati önem taşımaktadır. Ventilatör teknolojisi insan hatasını en aza indirgemekte, insan faktörünü ortadan kaldırarak tamamen otomatik bir sistem olma yolunda hızla ilerlemektedir.
Uzayın derinliklerinden, yoğun bakım ünitesine…
İsviçreli mühendis Josef Brunner, NASA Uluslararası Uzay İstasyonu için yoğun bakım ventilatörü geliştirme projesi üzerinde çalışırken, Steve Hamilton ise “Ventilation Autopilot” sisteminin vizyonunu geliştirmekteydi. Brunner’in çalışmalarını yürüttüğü projesinin iptal edilmesinin ardından Brunner İsviçre’ye geri döndü ve “Ventilation Autopilot” Araştırma ve Geliştirme Projesi’nin başına geçti. Bu proje ile hasta güvenliği en üst düzeye taşınırken, hastane ekibinin üzerindeki iş yükü en alt seviyeye indirildi. Aynı zamanda insan faktörü ve insan kaynaklı hata seviyesi minimize edildi. Uzayın derinlikleri için geliştirilen bu projenin dünya üzerindeki yansıması olan Hamilton-S1, dünyanın ilk “Autopilot” ventilatörü olma unvanını taşıyor. Intellivent-ASV teknolojisi ile hastanın fizyolojik bilgilerinin girilmesinin ardından otomatik olarak hastanın ventilasyonunu ve oksijenlenmesini sağlıyor. Hamilton-S1 ile üst segment konforu ve kaliteyi yaşatırken, “C” ve “G” serisi ile sistem çeşitliliği sunuyor. Helikopter, uçak ve ambulanslara özel kullanım uygunluğu sertifikasına sahip Hamilton-T1 transport ventilatörün ve 3T MR cihazına 1m yaklaşabilen Hamilton-MR1’in, üst düzey yoğun bakım ventilatörleri ile aynı teknik özelliklere sahip olmaları dikkat çekiyor. Her alanda olmaktansa tek alanda en iyi olmayı tercih eden Hamilton Medikal, standart ve gelişmiş ventilatör sistemleri ile ihtiyaca yönelik çözümler üretmeye devam ediyor.
Ventilasyonda yeni bir soluk, farklı bir dokunuş ”Ventilation Autopilot”
İnvaziv ventilatörler içerisinde en yüksek kaçak kompanzasyonuna sahip olan Hamilton Medikal’in cihazları, Ventilation Autopilot adı verilen akıllı ventilasyon sistemine sahip. Akıllı ventilasyon sistemiyle hasta güvenliği sağlanırken, ventilasyondaki hastanın konforu en yüksek seviyeye taşınmakta ve kullanıcı kolaylığı ile yoğun bakım hizmetlerinde verimlilik artırılmaktadır. Hamilton Medikal Autopilot sistemi kullanıcı yükünü ortadan kaldıran özel algoritmalar kullanarak, hastaların fizyolojik durumuna göre teşhis yapabilmekte ve yaptığı teşhise göre ventilasyon tedavisi için gereken optimal hedef değerlerine kendi kendine erişebilmektedir. Bu sistemle hastaya bağlanan ventilatör, ilk bağlanma anından ayrılma anına kadar tüm tedavileri kendi başına yürütebiliyor.
İleri yoğun bakım performanslı ve opsiyonel yenidoğan özellikli transport Hamilton ventilatörler, patentli Intellivent-ASV ve ASV dâhil, gelişmiş ventilasyon modlarına sahip olmanın yanı sıra Intellicuf Otomatik Kaf Basıncı Kontrolörü, Akıllı Aktif Nemlendirme ve Yüksek Akış Oksijen Terapi Sistemi’ni de içeriyor. Intellivent-ASV ile hem CO2 eliminasyonu (Dakika Volümü (Tidal Volüm Frekans)) hem de oksijenizasyon (PEEP, FiO2) cihaz tarafından otomatik olarak ayarlanabiliyor.
Cihazların her biri önemli özelliklere sahip. Ventilatörlerin transport özelliği sayesinde yoğun bakım hastalarının ayrıca bir transport ventilatöre ihtiyaç duyulmadan, hastane içerisinde hastanın stabilizesini bozmadan, yoğun bakım standartlarında hasta transferi yapılabiliyor.
Ventilation Cockpit yazılımı, Dinamik Akciğer görüntüsü ile Vent Status Panelleri (Weaning panelleri) sayesinde kullanıcıya hastanın ventilatörden ne zaman ayrılabileceği ve ne zaman aspirasyona ihtiyacı olduğu gibi bilgileri görsel veriler kullanarak zamanında ulaştırıyor.
Intellicuf otomatik kaf basıncı sayesinde klinik uygulamalar kolaylaşıyor, ventilasyon tedavisi destekleniyor ve klinik açıdan oluşabilecek uygulama hataları engellenerek hastanın konforu artırılıyor. Güncel ventilasyon modlarına sahip 3T MR cihazına 1m yaklaşan Hamilton-MR1 cihazı, boşlukları kompanze edebiliyor ve MR ünitesinin yanı sıra tüm yoğun bakımlarda kullanılabiliyor.
#İncekaralar #Hamilton #3TMRcihazı #VentilationAutopilot #VentStatusPanelleri #OtomatikKafBasıncıKontrolörü #Ventilatörteknolojisi