Son yıllarda Avrupa ülkelerinde çok sık uygulanan ülkemizde ise yeni bir yöntem olan damar içi düşük enerjili lazer tedavisi diyabetik ayaklarda en önemli ve en son tedavi yöntemlerindendir.
Damar içi düşük enerjili lazer tedavisinde kansız, bıçaksız seans şeklinde olmak üzere hastaların damar tıkanıklığı ve tıkanıklık seviyeleri göz önünde bulundurularak hastaya verilecek lazer seansları ayarlanmaktadır. Düşük enerjili lazer direk damar yoluyla verilmektedir.
Verilen lazer ışını kanın deveranı ve cereyanı etkisi altında ve kan hücresine özelikle hemoglobine emilir. Hemoglobin veya kan hücrelerinin yardımıyla oksijensiz bölgeye gider. Böylece oksijensiz bölgede dokunun yüksek seviyede oksijenlenmesini sağlayarak kansız ve oksijensiz dokuyu besler.
Lazer tedavisi sonucunda beslenen ve oksijenlenen dokular zamanla ince kılcal damar oluşturur. Vücudun yaptığı bu ince kılcal damar neticesinde lazerin etki mekanizması altında dokular beslenir, kanlanır. Bu sayede hastanın bacakları ve uzuvları kesilmeden, açık bacak yaraları uğraşmadan kısa sürede kapanır. Bacak şişmeleri azalır ve ağrıları geçer. Bu tedavi sonucunda hastaların ortalama şeker tahlilleri düşmekte ve hastalar kendi bacaklarıyla yaşam standartlarını yükselterek günlük yaşantılarına devam etmektedirler.
Kombine Damar İçi Oksijen ve Lazer Tedavisi:
Diyabetik ayak tedavilerinde eğer hastada her iki bacakta diyabete ve damar sertliğine bağlı damar tıkanıklığı, kritik bacak iskemisi mevcut ise hastalarımıza kombine tarzda intravenoz düşük enerjili lazer tedavisi ve intravenoz oksijen tedavisi uygulanmaktadır. Böylelikle her iki bacakta kritik iskemik bacak sendromunda görülen dokunun oksijensizliğine bağlı şiddetli ağrılar giderilmekte ve hastalar bir an önce sağlığına kavuşmaktadır.