Günümüzde artık çok küçük yaştaki çocuklarda bile görülmeye başlayan diyabetin olumsuz yönde etkilediği organların başında gözün geldiğini biliyor muydunuz?
Diyabette göz sağlığını korumak için yapılması gerekenleri Hisar Intercontinental Hospital Göz Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Faruk Eroğlu’ndan öğrendik.
Diyabetiniz Varsa Göz Sağlığınız Daha Önemli! Çünkü…
•Diyabet katarakt gelişimini hızlandırır.
•Göz tansiyonuna neden olur.
•Göz kuruluğu yapar.
•Göz kaslarında felce neden olabilir. Bu durumda hastanın gözü kayar ve çift görmeye başlar. Bu süreçte diyabet kontrol altına alınabilirse birkaç ay içinde göz kayması kendiliğinden düzelebilir.
• ‘Diyabetik Retinopati’ adı verilen gözdeki sinir tabakasının tutulumuna neden olur. Tip 1 diyabetli hastalarda %40 oranında görülen bu durum Tip 2 diyabet hastalarında %20 oranındadır. Diyabetik Retinopati 20-70 yaş arasında görülen körlüklerin en sık nedenidir. Diyabet hastalığının süresi göz tutulumunu etkileyen en önemli faktördür. İlk 5 yıl içinde diyabetik retinopati ihtimali son derece düşüktür. On yıl sonra bu ihtimal %50 ve 30 yıl sonra %90’dır. Göz tutulumu için diğer bir risk faktörü de şeker, kan yağları ve diğer metabolik faktörlerin kontrolüdür.
•Diyabet kontrol altına alınmazsa retinopati daha çabuk gelişir ve daha kötü seyreder. Sistemik hipertansiyon, böbrek hastalıkları, gebelik ve kansızlık da diyabetik retinopati gelişim ve seyrini etkiler.
•Şeker gözün retina tabakasında hücrelerin bozulması, küçük damarlarda genişlemelere ve damar tıkanıklıklarına yol açar. Böylece damar içerisindeki sıvı, protein ve yağların dışarı kaçışını engelleyemez ve retinada retinal ödem adı verilen kalınlaşma oluşur. Ödem görme merkezinde oluşursa makula ödem adı verilir ve erken dönemde görme azalmasından sorumludur. Ayrıca damar duvarındaki baloncuklar zaman içerisinde patlayarak küçük kanamalara yol açar.
Diyabet Hastasıysanız Göz Kontrollerinizi Aksatmayın!
Diyabetli hastalar, özellikle Tip 2 diyabet hastası olanlar, hastalıklarının başlama zamanını tam anlayamazlar. Bazen sadece göz şikayetleri ile doktora gelen ve yapılan muayenesinde diyabetik retinopati bulunarak şeker hastalığı teşhisi konulan birçok hasta olur. Diyabet hastalığının göze hasar verip vermediğini tespit etmenin en güzel yolu iyi bir göz muayenesinden geçmektir. Göz muayenesinde, çeşitli aletlerle göz dibiniz değerlendirilerek, görmenizde bir azalma fark etmeden ciddi bir hasar varlığı tespit edilebilir. Göz dibinde kanama tespit edilirse Göz anjiyosu yapılarak göz dibi fotoğraflarınız çekilir. Anjiyo ile sinir tabakasındaki tahribatın şiddeti, lazer tedavisi gerekip gerekmeyeceği ve gerekiyorsa kaç seans yapılacağı anlaşılır. Hamilelik retinopati hastalığını hızlandırabilecek bir etken olduğu için anne adaylarının 2 ayda bir göz kontrollerini yaptırmaları gerekir. Ayrıca hipertansiyon ve böbrek hastalığı gibi sistematik rahatsızlıklarda tahribat daha hızlı ilerleyeceği için daha sık muayene olunması gerekir.
Gözlük muayenesi için kan şekerinin en az bir ya da iki hafta kontrol altında olması gerekir. Kan şekeri yüksek iken verilen gözlükler, kan şekeri normale döndüğünde uygun olmayabilir. Sinir tabakasında hasar olmadan bile kan şekerindeki hızlı değişiklikler, görmede oynamalar meydana getirebilir.
En iyi tedavi mümkün olduğu sürece şekerin göze vurmasını önlemektedir. Kan şekeri sürekli kontrol altında tutulduğunda uzun süreli görme kaybı riski önemli ölçüde azaltılmış olur. Yüksek tansiyon ve kan yağlarının yüksek olması da şeker hastalığının gözdeki tahribatını artırır ve bunlar kontrol edilmelidir. Böbreklerle ilgili sorun varsa bunların da tedavisi gereklidir.