Nörodejeneratif hastalıklar, yalnızca fiziksel yetileri değil, aynı zamanda dil, iletişim ve yutma becerilerini de olumsuz etkileyebiliyor. Parkinson, Alzheimer, ALS ve Huntington gibi hastalıklar, hastaların yaşam kalitesini derinden etkileyebilir.
Dil ve konuşma terapistlerinin, nörodejeneratif hastalıkların etkisi altındaki bireylere yönelik geliştirdiği kişiselleştirilmiş terapiler hem iletişim becerilerini hem de yutma yetilerini destekleyerek hastaların sosyal hayattan kopmalarını engelliyor. Anuş Tahmincioğlu, alternatif iletişim yöntemleri ve ses terapisiyle hastaların daha uzun süre bağımsız kalmalarını sağladıklarını, ayrıca disfaji riski taşıyan bireyler için güvenli beslenme stratejileri sunduklarını ifade etti. Erken müdahale, bu süreçte büyük bir avantaj sağlıyor, böylece hastalar iletişim ve yutma becerilerini daha uzun süre koruyabiliyor.
Doi numarası: https://doi.org/10.32739/uha.id.59435