29 Mayıs Dünya MS Günü dolayısıyla MS hastalığının tedavisinde biorezonans metodundan nasıl yararlanılabildiğini açıklayan Dr. Sinan Akkurt, tedavinin virüs, bakteri, parazit gibi oluşumları, ağrıları ve alerjileri gidererek MS hastalarının yükünü hafifletmeyi esas aldığını kaydetti.
Rahatlatılan bağışıklık sisteminin ikinci aşamada güçlendirilmesi için bir program uygulandığını belirten Biorezonans Uzmanı Dr. Sinan Akkurt, böylelikle hastaların normal bir insan gibi hayatına devam edebildiğini ve kendilerine iyi baktıkları sürece atak geçirmediklerini söyledi.
Vücudun savunma sisteminin kendi hücrelerine de saldırması ve yok etmeye çalışması olarak tanımlanan otoimmün hastalıklar arasında en yaygın görülenlerden biri olan MS hastalığı, 29 Mayıs Dünya MS Günü vesilesiyle gündemde öne çıktı. Biorezonans metodundan otoimmün hastalıkların tedavisinde etkin şekilde yararlanabildiğini açıklayan Biorezonans Uzmanı Dr. Sinan Akkurt, tamamen doğal ve yan etkisiz bu yöntemin hastanın yükünü hafifletmeyi ve ardından bağışıklık sistemini güçlendirmeyi hedeflediğini kaydetti.
Tedavinin biorezonansa özel kan testi ile başladığını, bu testle hastayı yoran, güçsüz düşüren alerji, virüs, bakteri, parazit gibi
oluşumların tespit edilip ardından giderilmesi için kişiye özel tedavi planı uygulandığını söyleyen Dr. Akkurt, yöntemin Türkiye’de yeni, Avrupa’da 30 yılı aşkın geçmişe sahip olduğunu belirtti. Tedavinin en hafif alerjiden başladığını vurgulayan Dr. Akkurt, böylelikle hastanın zaten hızlı çalışmakta olan vücudunu daha fazla yormak yerine, yavaş yavaş alerjilerin temizlenip bağışıklık sisteminin rahatlatılmasını amaçladıklarının altını çizdi.
Dr. Akkurt, “MS, ankilozan spondilit, crohn, romatoid artrit, Behçet hastalığı, çölyak gibi türleri bulunan otoimmün hastalıkların biorezonans metoduyla tedavisinde, öncelikle yorgun vücutların dinlendirilmesi, yavaşlayıp rahatlamaları, daha sonrasında güç kazanarak hastalığa yenik düşmelerinin önlenmesi esastır.” dedi.