Etik Değerler Merkezi Derneği (EDMER), etik değerlere önem vererek bunu iş yapış şekline dönüştüren şirketleri ödüllendirdi. Lilly İlaç, bu yıl ilk kez verilen Türkiye Etik Ödülü’nü kazananlar arasında yer aldı.
7 Nisan 2013, İstanbul – Türkiye’de genç etik liderlerin yetiştirilmesine öncülük etmek, gençlerin etik değerlere sahip çıkmasını sağlamaya katkıda bulunmak ve etik alanında çalışmalar yapabilmelerine yardımcı olmak amacıyla 2011 yılında kurulan Etik Değerler Merkezi Derneği (EDMER) tarafından ilk kez verilen ETIKA 2012 Türkiye Etik Ödülleri sahiplerini buldu.
EDMER Kurucu Genel Başkanı Bülent Şenver İstanbul’da yapılan Ödül Töreni’nde “Etik değerlere önem veren ve şirket yönetimlerinde iş ahlakı ve etik değerlere bağlı olarak faaliyetlerini sürdürme konusunda titiz davranan şirketlerimizin ödüllendirilmesini, toplum önünde itibarının artırılmasını sağlamak ve diğer şirketlerimizin de etik konusundaki duyarlılıklarını arttırmak amacıyla “ETİKA 2012 Türkiye Etik Ödülleri” çalışmasını başlattık” diye konuştu.
ETİKA Ödülü kazanan şirketler arasında yer alan Lilly İlaç’ın Genel Müdürü Kadir Tepebaşı, ödül töreninin ardından yaptığı açıklamada, Lilly’nin etik değerlere verdiği önemi vurguladı. Tepebaşı, “Bizim için, işimizi nasıl yaptığımız işin kendisi kadar önemlidir ve çalışanlarımızın davranışları şirket değerlerimizi yaşatır nitelikte olmalıdır. Bunlar dürüstlük, mükemmellik ve insana saygıdır. Tüm paydaşlarımızla yürüttüğümüz ilişkilerimizde, kurallara uyumlu olmanın ötesinde, “doğru olanı yapmayı” hedefleriz. Bizim için “doğru olanı yapmak” demek, etik, dürüst ve adil olmak, yaptığımız işi başta ailemiz, tüm sevdiklerimize, gurur duyarak ve gönül rahatlığıyla anlatabilmektir“ dedi.
Tepebaşı, “Günün sonunda başımızı yastığa koyduğumuzda rahat uyumamızı sağlayan bir şirket kültürümüzün ve çalışma ilkelerimizin olması, başarıya giden yolda anahtar rol oynar” diye konuştu.
Lilly’nin faaliyette bulunduğu tüm ülkelerde son derece etkin bir Etik & Uyum Programı uyguladığını vurgulayan Lilly Etik ve Uyum Direktörü Başak Baykal da “Başarılı bir programda sadece uyulması gereken kuralları ortaya koymak yeterli olmuyor. Tüm çalışanların eğitimi, etkin iletişim platformlarının varolması, her çalışanın merak ettiği her konuda bir cevaba ulaşabiliyor olması da büyük önem taşıyor” dedi.
Bu nedenle şirket içinde etik ve uyum konusunda çalışanlarla çeşitli faaliyetler yürüttüklerini vurgulayan Baykal, “Şirketimizde farklı departmanlardan arkadaşlarımızın oluşturduğu etik elçileri belirledik. Bu elçilerimiz, çalışanlarımızın gözlemledikleri sıkıntıları, endişeleri dile getirmelerine yardımcı olmak, duygularına tercüman olmak için seçildi. Etik elçilerimiz, bir yandan yakın çalışma arkadaşlarının ihtiyaçlarını belirleyip, bunları gelişim önerileri olarak bizlerle paylaşırken bir yandan da ekiplerine, kural ve uygulamaların şirketimize kazandırdıklarını birebir iletişimle aktarma imkanı buluyor” diye konuştu.
Baykal, şirket içinde belli aralıklarla sohbet toplantıları düzenleyip çalışanların etik ve uyum konusundaki sorularına yanıtlar bulmaya, karşılaştıkları olayları birlikte değerlendirmeye, şirketin vizyonu çerçevesinde çözümler üretmeye çalıştıklarını da belirterek “Bu konuya verdiğimiz önemi vurgulamanın dışında çalışanlarımızla sürekli aktif iletişim içinde olarak herkes tarafından konunun içselleştirilmesi için çalışıyoruz” dedi.
Lilly’de çalışmaya başlayan herkesin karşılaştığı ilk kaynağın “Kırmızı Kitap” olduğunu da vurgulayan Baykal, “İnternet sitesinden de rahatça ulaşılabilen bu kaynak, tüm çalışanlar için Lilly’nin etik ve uyum felsefesini ve çalışma koşullarını özetleyen bir nevi pusuladır” diye konuştu.