Aktif yaşamın olmazsa olmaz en önemli vücut bölümü olan eklemlerin hareketini sağlayan kıkırdak dokusunun zarar görmesi, geri dönüşümü olmayan sağlık problemlerine neden olabilir. İzmir Ekonomi Üniversitesi Medical Park Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Kliniği’nden Prof. Dr. Ahmet Ekin, kıkırdak sağlığının korunması ve tedavisi için neler yapılması gerektiği konusunda önemli bilgiler verdi.
Kıkırdak dokusunun vücudumuzdaki sayısının 200’den fazla olduğunu söyleyen Ekin: “Kıkırdak dokusu hareket etmemizi sağlayan, eklemlerimizin iç yüzeyini kaplayan dokudur. Esnek, kırılgan, kaygan bir dokudur. Kayganlığını sağlayan yapısal özelliklerin yanında en önemli oluşum eklem sıvısıdır. Eklem sıvısının azalması ve çoğalması beraberinde birçok soruna neden olur.” dedi.
Vücut Ağırlığı Olumsuz Etkiliyor
Genç yaşlarda belli bir kalınlığa sahip olan kıkırdak dokusunun yaş ile beraber incelip aynı zamanda yapısal özelliklerini kaybetmeye başladığını söyleyen Ekin: “Kıkırdak sağlığını en çok etkileyen nedenlerin başında vücut ağırlığı gelir. Vücut ağırlığının normal yürüme esnasında kalça ve diz eklemi gibi eklemler üzerinde oluşturduğu baskı bir katından fazladır ancak bu baskı merdiven çıkma sırasında üç katına merdiven inme esnasında beş katına çıkmaktadır. Yerde dizleri kıvırarak oturma ve çömelme pozisyonuna gelindiğinde ise bu ağırlık 8 katın üzerine çıkmaktadır. 50 kg ağırlığında bir kişinin yerde oturarak veya çömelerek dizler üzerinde çalışması halinde vücut ağırlığını 8 katı olan 400 kg diz eklemi kıkırdağın üzerine binmektedir. Bu kadar yüksek ağırlık altında kalan kıkırdak sağlıklı olduğu takdirde kendini korumakta ancak yapısal özellikleri bozulmuş bir kıkırdak dokusu böyle bir ağırlığa maalesef ki uzun süre dayanamamakta ve dejeneratif değişikliklerin ortaya çıkması engellenememektedir. Düz koşu esnasında diz ve kalça eklemi üzerine binen aşırı yük yanında aynı zamanda omurga üzerine de binen yük bu eklemler üzerinde belirgin bir bası oluşturmaktadır ancak sağlıklı kıkırdak yapısına sahip olan kişilerde bu durum ciddi bir sorun yaratmamaktadır.” dedi.
Kıkırdak Sağlığı İçin Düzenli Egzersiz Yapmak Gerekiyor
Vücudumuzun en büyük eklemleri olan diz, kalça ve ayak bileklerinin en sık kıkırdak sorunlarının yaşandığı eklemler olduğunu söyleyen Ekin, kıkırdak yapısının bozulması durumunda egzersiz, fizik tedavi, doğru beslenmenin öncelikli olduğunu belirtti. Prof. Dr. Ekin, “Bilinçli yapılacak egzersizler hastalığın seyrini yavaşlatır. Özellikle su içinde yapılacak egzersizler, suyun kaldırma kuvveti nedeniyle eklemlerin bol hareketini sağlar ve ekleme aşırı yük binmesi söz konusu olmaz. Fakat belli bir yaştan sonra futbol, basketbol gibi yüksek tempolu spor dallarında eklemlerin yüzeyine olan basınç fazladır ve kıkırdağın daha fazla aşınmasına neden olabilir. Masajın lokal kan dolaşımını düzenleyici etkisi de önemlidir. Yine bazı gıdaların eklem sağlığı üzerinde faydalı olduğu yönünde çok önemli sayıda çalışma yayınlanmaktadır. Sigara, alkol ve kafein gibi maddelerin kemik ve eklem sağlığı üzerinde tanımlanmış önemli zararları mevcuttur.” dedi. Ekin, ileri dönemlerde ise eklem ve diz protezi gibi ameliyatların yapıldığını sözlerine ekledi.
#KıkırdakSağlığı #AhmetEkin #MedicalPark #Ortopedi