Sağlık Bakanlığı İlaç ve Eczacılık Genel Müdürü Saim Kerman’ın tıbbi bitkilerin kontrolsüz satışına izin verilmeyeceği yönündeki açıklaması,TEİS Genel Başkanı Nurten Saydan tarafından değerlendirildi.
Saydan, yapılan açıklamaların her bitkisel ilaç kaynaklı ölüm sonrasında yapılan açıklamalar gibi lafta kalmamasını isterken, bitkisel ilaçların denetimsiz satışı, bilinçsiz tüketilen bu ilaçların tehlikeleri gibi konular hakkında İEGM Kerman’ı sözlerinin arkasında durmaya davet etti.
Sağlık Bakanlığı İEGM Saim Kerman’ın “Sağlık açısından risk taşıyan 500’e yakın bitki aktarlardan eczane raflarına gelecek” başlığıyla basında yer alan açıklamasını değerlendiren TEİS Genel Başkanı Nurten Saydan bitkisel ürünlerin Sağlık Bakanlığı’nın denetiminde olması için defalarca kamuoyuna açıklamalar yaptıklarını belirterek şunları söyledi:
“Yapılan açıklamalar ve verilen sözler, daha önce olduğu gibi her ölüm olayının ardından yapılanlar gibi lafta kalmasın istiyoruz. Çünkü hiçbir bitkisel ürün göründüğü gibi masum değildir. Yanlış kullanıldığında zehre dönüşebilirler. Bu yüzden sıkı bir denetime tabi olmalıdır.”
Saydan, vatandaşların bilinçsiz tükettikleri bitkisel ilaçların önüne geçilirse bu ilaçlar yüzünden sağlıklarının bozulması, boşuna verdikleri paralar ve devletin yanlış ilaç kullanımı sonrası tedavi için ödediği masraflarında önüne geçileceğini belirtti. Zayıflama ilaçlarının neden olduğu olumsuz gelişmeler sonucunda icraat olarak sadece söz konusu ilaçların toplatıldığı benzer ilaçların ise rahatlıkla satışının devam etmesi yönündeki eleştirilerini yönelten Saydan, 2010 yılında bu tür ilaçların Sağlık Bakanlığı’na geçtiği yönünde açıklama yapılmasına rağmen içinde bulunduğumuz 2012 yılında halen bu ilaçların nasıl denetimsiz olarak satıldığına anlam veremediklerini kaydetti.
HİÇBİR BİTKİSEL ÜRÜN MASUM DEĞİLDİR
Vatandaşların televizyonlarda, internette, sosyal paylaşım sitelerinde ürünlerin “Sağlık Bakanlığı onaylı”, “noter tasdikli” şeklindeki açıklamalarla kandırıldığını ve bunu yapanları şarlatanlıkla suçlayan Saydan açıklamalarına şu şekilde devam etti:
“Bu tıbbi bitkilerin içerikleri ilaç kadar etkin. Bunların kontrolsüz satışına müsaade edemeyiz. Bu bitkiler ve bunlardan yapılan kapsüller eczanelerde aynı ilaç gibi prospektüsü ile birlikte doktor ve eczacı onayıyla satılabilecek’ diyen genel müdürümüzü söylediği sözlerin arkasında durmaya davet ediyoruz. Zira hayatını kaybeden bir vatandaş olduğu zaman yetkililer hemen açıklama yaparak bu sorumluluktan kurtulduklarını sanıyorlar. Bu açıklamanın da yine bir vatandaşın ölümü arkasından yapılan diğer açıklamalara benzemesini istemiyoruz. Çünkü ‘500 bitki eczane raflarına olacak’ denmesiyle hiçbir şey düzelmiyor. Aksine aktarlara eczacıları hedef göstererek bizi aktarlarla karşı karşıya getiriyor. Yıllardır dile getirdiğimiz gibi ilaç şekli verilmiş her ürün eczanede satılmalıdır. Bunun için geç kalınmış olmasına rağmen artık yaptırımı güçlü caydırıcı cezalarla yeni ölümler olmadan bu düzensizliğin önüne geçilmelidir.”
İnternet üzerinden ilaç ve gıda takviyesi ürünlerinin satışlarının durdurulması gerektiğini belirten Saydan, hiçbir bitkisel ürünün masum olmadığını, insanların sağlıkları için ilaçlarını eczanelere danışarak alması gerektiğini vurgulayarak açıklamasını sonlandırdı.
(Haber 7)