Gençlik Çeşmesi efsanesi nanoteknoloji ile gerçek oldu. Kadınların yaşlarını tahmin etmeyi zorlaştıran yeni nesil cilt bakım teknolojilerinin en trend uygulamaları ise “Scarlet S, Oxygeneo ve PRP.’ Saç, Cilt Bakımı ve Güzellik Uzmanı, Eğitmen Master Figen Aktosun, yeni nesil uygulamalarla ileri yaşlardaki kadınların bile 30-40 yaş arası bir görünüme kavuştuklarını, gerçek yaşlarını tahmin etmenin iyice zorlaştığını aktardı.
Teknolojide yaşanan hızlı değişim ve dönüşüm, güzellik sektörünü de derinden etkiledi.
Bugün nanoteknoloji sayesinde zamana meydan okumak, görüntüyü 30’lu yaşlarda sabitlemek mümkün.
Saç, Cilt Bakımı ve Güzellik Uzmanı, Eğitmen Master Figen Aktosun, ‘Gençlik Çeşmesi’ efsanesini gerçek yapan bu yeni teknolojilerin, kısa zamanda kadınlar arasında popülerleştiğini söyledi.
Her dönemin kendi trendleri olduğunu dile getiren Aktosun, şu tespitlerde bulundu: “Genç görünmek, zamanı ve yer çekimi etkilerini durdurmak eski dönemlerden beri kadınların derdiydi. Bunun için bıçak altına yatıp, büyük riskler alıyorlardı. Yüz gerdirme, boyun toparlama, kimyasal solusyonlarla ciddi yanık etkisi yaparak, yenilenmiş cilt katmanları elde etme ameliyatları gibi… Veya botoks dolgu gibi daha donuk; ancak genç bir ifade istiyorlardı. Bugün nano teknoloji tabanlı güzellik ve bakım cihazları ile gelen güzellik uygulamaları revaçta. Bunun birçok nedeni bulunuyor. İlk neden elbette ameliyatta yaşanabilecek riskleri taşımaması, bir diğeri ameliyata kıyasla daha ucuz ve insanları işlerinden uzaklaştırmayan çözümler içermesi. Etkisini kısa sürede görmeleri de önemli bir etken.”
Kadınlar Görüntülerini 30 Yaşa Sabitledi
26 yıldır güzellik sektöründe uzman ve eğitmen olarak hizmet veren Master Figen Aktosun, kadınların sağlıklı görüntüyle birlikte fresh bir anti-aging etkisi yakalamak istediklerini, yeni nesil teknolojinin bunu fazlasıyla karşıladığını söyledi. Aktosun, yeni nesil uygulamalarla ileri yaşlardaki kadınların bile 30-40 yaş arası bir görünüme kavuştuklarını, gerçek yaşlarını tahmin etmenin iyice zorlaştığını aktardı.
Aktosun’un verdiği bilgiye göre, kadınlar arasında hızla popüler hale gelen yeni nesil teknoloji tabanlı üç uygulama şöyle:
Kardashian Kardeşlerin Yeni Gözdesi Scarlet S
Kim ve Chloe Kardashian kardeşlerin kullanıp memnun kalmaları üzerine bir anda patlayan Scarlet S, Silikon Vadisinde geliştirildi. ‘Ameliyatsız cilt gençleştirme teknolojilerinde gelinen son nokta’ olarak tanımlanan uygulama, özel tasarlanmış mikro iğneler aracılığıyla cilt altına Radyo Frekans enerjisi verilmesi esasına göre çalışıyor. Yaş ve çevresel faktörlere bağlı olarak zamanla kolajen liflerin arası açılıyor ve cilt elastikiyetini kaybediyor. Altın Frekans olarak da bilinen Scarlet S ile arası açılan kolajen lifler tekrar bir araya getiriliyor.
Uygulama aynı anda pek çok cilt problemini ortadan kaldırıyor. Ciltteki ton farklılıkları, akne izleri, yara izleri, lekeler, ince kırışıklıkların tedavisi, cildin genç ve dolgun görünüm alması, çene konturunun belirginleşmesi, gıdı toparlama, genişlemiş gözenek tedavisini aynı anda mümkün kılıyor. Cilt volüm kazanarak daha genç bir görünüm kazanıyor.
Dört Aşamalı Oxygeneo ile Gelen Güzellik ve Ferahlık
Kadınlar Oxygeneo yöntemini de çok sevdi. Yeni nesil cilt bakım teknolojisinin sürekli kendini yenileyen, geliştiren bu yöntemi 4 aşamadan oluşuyor. İşlemin birinci aşamasında cilde güçlü oksijen desteği veriliyor. Bu işlem mekanik bir peeling yaparak ölü hücre katmanının ciltten atılmasını sağlıyor. İkinci aşamada cildin katmanları kontrollü biçimde ısıtılarak kolajen liflerinin gerginliği ve sıkılığı artırılıyor. Üçüncü aşamada iğnesiz mezoterapi uygulanıyor. Son aşamada medikal cilt bakımı yapılıyor ve yüz masajı ile süreç tamamlanıyor.
PRP, Bir Tüp Kandaki Güzellik
PRP yöntemi, kadınlar arasında son yıllarda gözde olan bir diğer uygulama. Ancak ortaya çıkış hikayesi biraz ilginç. Diş etlerini sağlamlaştırmak için bulunan bu yöntem, cilt üzerindeki sıkılaştırıcı, gençleştirici etkisi nedeniyle güzellik sektöründe kullanılmaya başlandı. Uygulama şöyle yapılıyor: “Özel bir jel bulunan küçük tüplerin içine az miktarda kan alınır ve santrifüj işlemi uygulanır. Bu işlemin sonunda tüplerdeki kan bileşenlerine ayrılır; yani her mililitresinde yaklaşık 200.000 trombosit bulunan bu kanın kırmızı hücrelerden oluşan kısmı ayrılır, böylece mililitrede 1,5 milyona kadar trombosit yoğunluğuna sahip olan bir jel elde edilir. Elde edilen bu jel 0.5 milimlik enjektörler yardımıyla cilde geri verilir. Uygulanan bölgede cildin renginin homojen bir şekilde düzelir, elastikiyeti artar, kırışıklıklardan arınır.”
#genclikteknolojisi, #kadin, #ciltbakimi, #figenaktosun