Eyüp Sabri Tuncer, Türkiye Alzheimer Derneği ile Alzheimer hastaları ve yakınları için ‘Hatıraları Tazeler’ sosyal sorumluluk projesine başladı. Proje hem kokularla hatıralarımızı tazelemeyi hem de Alzheimer hastalığına dikkat çekmeyi hedefliyor. Proje kapsamında, eyupsabrituncer.com web sitesinde satışa sunulan ‘Hatıralar Kolonyası’ ürünlerinden elde edilen gelir ile Türkiye Alzheimer Derneği’ne bağlı Gündüz Yaşam Evleri’ne katkı sağlayacak.
Eyüp Sabri Tuncer, doğayı koruyarak ve değerlerimizi geleceğe taşıyarak sektördeki birçok yeniliğe ve ilke imza attı. Türkiye’nin vegan ve vejetaryen sertifikalarına sahip ilk kozmetik markası olduklarını belirten Eyüp Sabri Tuncer Pazarlama Direktörü Pelin Tuncer, markanın değerini şu sözlerle ifade etti:
“Köklü geçmişimizin ve bununla beraber miras edindiğimiz güvenilirlik, sadakat, devamlılık ve saygınlığı bir dünya markası olarak sürdürmeyi ve her zaman en iyisi olmayı amaçlıyoruz.”
“MARKAMIZIN ARKASINDA DURMAKTAN ONUR DUYDUĞU BİR PROJE OLDU”
Eyüp Sabri Tuncer, 1923 yılından beri eğitim, kültür-sanat ve spor gibi farklı alanlarda gerçekleştirdiği projelerin yanında sağlık alanına da öncelik veriyor. ‘Hatıraları Tazeler’ projesi ile bizi mutlu eden hatıralarımızı tazelemek istediklerini belirten Pelin Tuncer şunları söyledi:
“Türk koku tarihinin öncü markası olarak, kokuyu temel alan noktada yapılacak bir sosyal sorumluluk projesini başlatmak bizde büyük bir heyecan ve mutluluk oluşturdu. 98 yıldır bireye, topluma değer veren ve doğaya zarar vermeyen kozmetik ürünlerini erişilebilir kılan bir marka olarak gelenek ve gelecek arasında bağ kurmanın öneminin farkındayız. Bu noktada da ‘Hatıraları Tazeler’ projesi hem taşıdığımız değerlerle hem de temsil ettiğimiz gelenekle oldukça örtüşen ve markamızın onur duyduğu bir proje oldu.”
“KOKULARIMIZLA HATIRALARI DA TAZELEMEK İSTİYORUZ”
İnsanlar için en güçlü hafızanın koku duyusu olduğunu, çocukluğumuzdaki ve gençliğimizdeki güzel hatıraları da kokularla özdeşleştirebildiğimizi vurgulayan Tuncer, sözlerine şöyle devam etti:
“Alzheimer hastalığının en belirgin özelliği, hastaların bugünü değil uzak geçmişi hatırlaması. Koku ve hatıralar arasındaki bu bağlantıdan yola çıkan bir farkındalık kampanyasına katkı sağlamak, bizim için gerçekten çok kıymetli. Markamızın “Hayatı Tazeler” sloganıyla çıktığımız bu yolculukla, kokularımızla da “hatıraları tazelemek” istiyoruz.”
Pelin Tuncer, Türkiye’de hem geçmişi ve geleneği temsil eden hem de zamana ayak uyduran bir marka olarak destekledikleri bu projeye olan katkılarını şöyle aktardı:
“Proje kapsamında eyupsabrituncer.com web sitesi üzerinden alınan “Hatıralar” isimli kolonya ürünleri ile Türkiye Alzheimer Derneği’ne bağışta bulunuyoruz. Bu sayede Türkiye Alzheimer Derneği’ne ait Gündüz Yaşam Evleri’ne katkı sağlıyoruz. 98 yıllık tecrübemizi böyle bir proje ile paylaşmaktan ve bizi mutlu eden hatıraları tazelemeye vesile olmaktan büyük mutluluk ve heyecan duyuyoruz.”
“HASTALAR KOKULARLA ESKİ ANILARINI HATIRLAYIP MUTLU OLUYOR”
Alzheimer hastalığı ve proje hakkında bilgiler veren Türkiye Alzheimer Derneği Başkanı Prof. Dr. Başar Bilgiç, ‘Hatıraları Tazeler’ projesinin hasta ve hasta yakınları için önemine dikkat çekti.
Prof. Dr. Bilgiç, Eyüp Sabri Tuncer ile böyle bir projede buluştukları için çok mutlu olduklarını ve elde edilecek gelir ile Gündüz Yaşam Evleri’ne önemli bir destek sağlanacağını söyledi. Gündüz Yaşam Evlerimizin amacı Alzheimer hastalığı bulunan bireylerin kaliteli zaman geçirmelerini sağlamak, zihinsel rehabilitasyon çalışmaları ile onları yaşama bağlamak ve yaşam kalitelerini arttırarak hastalığın evre atlamasını geciktirmektir. Aynı zamanda Alzheimer hastalarına bakım veren bireylerin omuzlarındaki ağır yüklerini biraz olsun hafifletmektir. Bu anlamda Gündüz Yaşam Evleri Alzheimer hasta ve hasta yakınları için önemli bir merkezdir. Gönüllülük esasıyla ayakta duran bu merkezlerimize destek olan Eyüp Sabri Tuncer’e ve “Hatıralar” kolonyası alarak bizlere destek verecek olan herkese şimdiden çok teşekkür ederim.
Projede, hastaların geçmişe ait kokuları hatırlamalarına vurgu yapmak istediklerini belirten Prof. Dr. Bilgiç, konu ile ilgili şunları söyledi:
“Alzheimer hastaları geçmişi hatırlatan kokularla hem bir aidiyet hissediyorlar hem de eski iyi anılarını hatırlayıp mutlu oluyorlar. Hastalar mutlu olduğunda hasta yakınları da mutlu oluyor. Ayrıca projemizle, hastaların hijyen ile ilgili sorunlarında onlara destek olabilmek istiyoruz. Özellikle Kovid-19 pandemisinin etkin olduğu bu günlerde, kolonyanın eski hatıraları canlandırarak kullanımının artması ile hijyen konusunda da olumlu sonuçlar göreceğimizi düşünüyoruz. Ayrıca, güzel kokuların birçok insan üzerinde olumlu etkileri de bilimsel olarak gösterilmiş durumda. Hatıraları canlandırmasa bile güzel kokulu kolonyaların hastalarda olumlu bir etki oluşturacağını, onun aroma terapi etkisi ile daha sakin ve olumlu düşünmelerini tetikleyeceğini düşünüyoruz.”
“ALZHEİMER HASTALARI KOKULARI BİRBİRİNDEN AYIRT ETMEDE ZORLUK YAŞAR”
Alzheimer’ın beyinde bir takım proteinlerin birikmesi ve doku kaybına bağlı olarak geliştiğini belirten Prof. Dr. Bilgiç, şu bilgileri verdi:
“Alzheimer hastaları, hastalığın erken döneminde daha eskiyi hatırlarken yeni olan şeyleri hatırlayamazlar ve yeni şeyler öğrenemezler. Hastalar özellikle kokuları birbirinden ayırt etmede zorluk yaşarlar. Hatta bazı çalışmalar, yaşlı insanlarda koku testleri yaparak Alzheimer riskinin tespit edilebileceğini göstermektedir. Hastalık ilerledikçe unutkanlığın yanında yön bulmada, karar vermede, hesap yapmada sorunlar yaşanmaya başlar. İlerleyen zamanlarda yutma ve yürüme gibi fiziksel sorunlar da eklenerek yatalaklık ile sonlanan bir hastalıktır.”
“DOSTLARI VE AİLELERİYLE İYİ VAKİT GEÇİRMELERİ ÖNEMLİ”
Alzheimer hastalığında erken tanının önemine de değinen Prof. Dr. Bilgiç, mevcut etkili tedavilerin ancak erken dönemde işe yaradığını vurguladı ve şu önerileri sıraladı:
“Çok erken dönemde hafif unutkanlıklar yaşayan hastalara, varsa tansiyon ve diyabet gibi hastalıklarını kontrol altında tutmalarını öneriyoruz. Bunların dışında yürüyüş gibi fiziksel egzersizler, varsa fazla kiloyu vermek, Akdeniz diyeti ile beslenmek gibi öneriler sıralayabilirim. Özellikle sosyal bir hayat yaşamalarını, dostlarıyla ve aileleriyle daha iyi vakit geçirmeleri de önemli. Yine sanatsal faaliyetlerde bulunmak, entelektüel işlerle meşgul olmak, yeni lisan ya da bir müzik aleti çalmayı öğrenmek de oldukça etkili.”