YYÜ Gaziosmanpaşa Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahi Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mete Karatay epilepsi hastaları için; nöbet geçirmeyi önleyici stratejiler ve çeşitli ilaçlar yardımıyla bu hastalığın kontrol altında tutulmasının dışında ‘Vagus pili’ ya da ‘Epilepsi pili’ olarak bilinen VNS cerrahi operasyonu ile tedavinin mümkün olduğunu belirtirken önemli bilgiler paylaştı.
Halk arasında ‘Sara Hastalığı’ olarak bilinen ‘Epilepsi’, kronik (uzun süreli) bir hastalık. Epilepsi, beyinde bulunan nöronların ani ve kontrolsüz boşalmalarından dolayı hastada istemsiz kasılmalar, duyusal değişiklikler ve bilinç değişiklikleri gösterirken kişinin yaşam kalitesini önemli ölçüde olumsuz etkilediği biliniyor.
Beyin ve Sinir cerrahisinde yüzyılın çığırının açıldığını, teknolojinin gelişimiyle derinde yerleşen tümörlere nokta atışı ile beyine zarar vermeden hasarlı bölgeyi tedavi etmenin mümkün olduğunu söyleyen Prof. Dr Mete Karatay, özellikle ilaca direnç gösteren ve fayda sağlanamayan epilepsi hastalarına bu ameliyatın umut olduğunu belirtti.
Vagus siniri nedir?
Sinir sisteminin bir parçası olan vagus siniri asıl olarak beyin ve kalp arasındaki iletişimi sağlarken ayrıca bağırsak, böbrek, safra kesesi, akciğer, karaciğer, pankreas, boyun, dil ve kulaklarla da bağlantısı bulunmaktadır. Beyinden başlayarak ve boynun iki yanından gelerek göğüs kafesine girmekte ve burada farklı dallara ayrılmaktadır. Beynin komutlarını hem kalbe hem de iç organlara aktaran vagus siniri vücudun çalışma sistemini düzenlemektedir.
Epilepsi hastalarında vagus siniri uyarılarak sistemin düzgün çalışması sağlanmaktadır. Boyun bölgesinden geçen vagus sinirine yerleştirilen elektrotlar belli aralıklarla sinire elektrik vermektedir. Bu sayede epilepsi nöbetleri kısmen ya da tamamen durdurulmaktadır.
VNS kimlere uygulanır?
Vagal sinir stimülatörü epilepsi hastalarına uygulanmaktadır. Uzun süreli ilaç tedavisine yanıt vermeyen ve epilepsi nöbetlerinin devam ettiği hastalar epilepsi pili ameliyatı için uygundur. Ameliyat adayı hastaların epilepsi ilaçlarını belirlenen süre içinde düzenli olarak kullanması ve dozunun yeterli olması gerekmektedir. Bu hastaların beyninde, aynı zamanda ameliyat sırasında problem teşkil edebilecek tümör ya da farklı kitlelerin bulunmaması da gerekmektedir.
İlaçlı tedaviye direnç gösteren hastaların yanı sıra ameliyat olamayacak ya da ameliyat sonrasında nöbetlerin devam ettiği hastalarda da vagal sinir stimülatörü (VNS) uygulaması yapılmaktadır.
VNS kimlere uygulanmaz?
1) İlaçlı tedaviye yanıt veren epilepsi hastalarına,
2) Vücudun herhangi bir bölgesinde tümör ya da farklı bir kitle bulunan hastalara,
3) Kalbinde ritim bozuklukları başta olmak üzere çeşitli rahatsızlıkların bulunduğu hastalara,
4) Vücudunun herhangi bir bölgesinde enfeksiyon görülen hastalara,
Ameliyat nasıl uygulanır?
Epilepsi hastalarında görülen nöbetlerin kısmen ya da tamamen önüne geçebilmek amacıyla uygulanan vagal sinir stimülatörü genel anestezi altında yapılmaktadır. Genellikle 1-2 saat süren operasyonda boyun bölgesinden geçen vagus sinirine, belli aralıklarla elektrik verecek olan elektrotlar sarılmaktadır. Bir pil kaynağına bağlanan bu elektrotlar sayesinde beyinde görülen anormal aktivitelerin baskılanması amaçlanmaktadır. Pil kaynağı ise genellikle köprücük kemiği altına yerleştirilmektedir. Vagal sinir stimülatörü uygulamasında bilinmesi gereken önemli noktalardan biri uygulamanın hastalığın kendisini değil yalnızca semptomlarını kısmen ya da tamamen ortadan kaldırdığıdır.
VNS ameliyatının riskleri nelerdir?
1) Enfeksiyon riski
2) Vagal sinir hasarı
3) Kanama
Vagus sinirinde hasar meydana geldiği zaman ses kısıklığı gibi belirtiler kalıcı da olabilmektedir. Bununla birlikte, vagus siniri komplikasyonları oldukça düşük bir ihtimalli bir risktir. Özellikle uzman cerrahların kontrolünde geçen operasyonlarda herhangi bir komplikasyon yaşanmamaktadır.
Operasyon sonrasında ise epilepsi pili arızaları da bazı fiziksel semptomlara neden olabilmektedir. Görevini tam olarak yerine getiremeyen pilin verdiği elektrik akımı boyun bölgesinde ağrılar, öksürük, uyku apnesi, ses kısıklığı ve nefes darlığı gibi rahatsızlıklara yol açabilmektedir.
Pilin tamamen boşalması da riskler arasında bulunmakla birlikte beklenen bir durumdur. Pillerin markasına ve modeline bağlı olarak kullanım süreleri değişmektedir. Aynı zamanda, yüksek ya da düşük ayar uygulanması da pil ömrünü etkileyen faktörlerden biridir. Pilin tamamen bittiği durumlarda hastaların yeniden operasyona alınması gerekmektedir.
VNS ameliyatıyla ilgili sık sorulan sorular
Vagal sinir stimülatörü hangi epilepsi hastalarına uygulanır?
Pil uygulaması ilaçlı tedaviye direnç gösteren ve ameliyat sonrasında da nöbetleri devam eden hastalar için uygundur. En az iki ilaçla devam eden tedaviye rağmen hala nöbet geçiren hastalara pil takılmaktadır. Aynı zamanda, ameliyat için uygun olmayan hastalar da bu yöntemden yararlanmaktadır.
Vagal sinir stimülatörü uygulamasında başarı oranı nedir?
Vagal sinir stimülatörü uygulaması çoğu hastada oldukça olumlu sonuçlar vermektedir. Hastaların yaklaşık %50’sinde nöbet sıklığı yarı yarıya düşmüştür. %5’lik bir hasta grubunda tam iyileşme sağlanmıştır.
Vagal sinir stimülatörü epilepsiyi tamamen iyileştirir mi?
Vagal sinir stimülatörü epilepsiyi iyileştirmek amacıyla değil nöbetleri kısmen ya da tamamen durdurmak amacıyla uygulanmaktadır; amaç hastalığın kendisini değil semptomları ortadan kaldırmaktadır. Bazı hastalarda nöbetler tamamen dururken bazı hastaların nöbetlerinde önemli ölçüde azalma görülmüştür. Vagal sinir stimülatörü operasyonunun hasta üzerinde ne derece bir iyileşme sağlayacağı öngörülebilir bir durum değildir. Etkiler, operasyondan sonra kendini göstermektedir.
Vagal sinir stimülatörü operasyonu geçirenler görüntüleme yöntemlerinden faydalanabilir mi?
Epilepsi pili bulunan hastaların Manyetik Rezonans (MR) gibi görüntüleme yöntemlerine girmeden önce mutlaka uzman hekimlere danışması gerekmektedir. Bazı hastalar gerekli güvenlik önlemleri alındığı takdirde MR’a girebilmektedir. Bazı hastalarda ise MR öncesinde cerrahi bir işlem uygulamak gerekmektedir. Pilin sağladığı elektrik akımı kapatılarak hasta MR’a alınmakta ve daha sonra akım yeniden açılmaktadır. Özellikle mıknatısların çalışır durumdayken hastaların kesinlikle MR odasına alınmaması da önemli bir noktadır.
Pil devreye girdiğinde hastalar bunu hisseder mi?
Elektrik akımı verildiğinde çoğu hastada çok küçük, neredeyse fark edilmeyen belirtiler görülebilmektedir. Hafif bir karıncalanma hissi ve ses kısıklığı en çok görülen belirtilerdir. Bu belirtiler, pilin uzun süre kullanımından sonra çok daha az hissedilmeye başlanır.