Anadolu Sağlık Merkezi Genel Direktörü Türkan Özilhan Tacir; “Medikal teknoloji kullanımında vizyonumuz hastalarımıza en iyiyi sunmak.”
Binlerce yıllık sağlık birikimine ve birçok değerli tıp insanına ev sahipliği yapmış Anadolu’nun değerli mirasına sahip çıkan hastane, bu birikimi insan sağlığına katkıda bulunmak için kullanıyor. Johns Hopkins Medicine ile eğitim ve kalitenin geliştirilmesine yönelik stratejik iş birliği içinde çalışan hastane; onkolojik bilimler, kalp sağlığı, kadın sağlığı ve IVF, nörolojik bilimler, cerrahi bilimler, dahili bilimler, tanı ve görüntüleme başta olmak üzere tüm branşlarda hizmet sunuyor. Medikal Teknolojiler alanında hazırladığımız soruları ise Anadolu Sağlık Merkezi Genel Direktörü Türkan Özilhan Tacir cevapladı.
M.T: Anadolu Sağlık Merkezi olarak Türkiye’de hastanecilik alanında faaliyet gösteriyor ve önemli başarılara imza atıyorsunuz. Özellikle medikal sistemler alanında tercihlerinizi neye göre belirliyor, tercih ettiğiniz sistemlerde hangi kriterleri arıyorsunuz?
A.S.M: “Kurulduğumuz 2005 yılından bu yana amacımız dünya standartlarında sağlık hizmetini hem Türkiye’deki hem de yakın coğrafyadaki hastalara ulaştırmak. Bu hedef doğrultusunda dünyanın kullandığı teknolojileri yakından takip ediyor, teknoloji parkımıza yatırım yapıyoruz. Hastalarımıza değer katacak, tedavileri için olumlu sonuçlar doğuracak, yeni ve etkili tüm teknolojileri takip ediyoruz. Robotik cerrahi, Cyberknife, da Vinci, Truebeam, flash CT, 3 tesla MR, ERCP, endoskopik ultrasonografi, CTC gibi teknolojilerle en iyi tedavi seçeneklerini hastalarımıza sunmaya odaklanıyoruz. Bu teknolojiler arasında kanserde erken tanı sağlayan ve şu anda Türkiye’de sadece hastanemizde kullanılan CTC teknolojisi bu alana yaptığımız yatırımların ve bakış açımızın en önemli göstergelerinden bir tanesi. Hastanemize yaptığımız her yatırımı hasta odaklı bakım anlayışımız çerçevesinde şekillendiriyoruz. Amacımız hasta ve hasta yakınlarımızın hastanemizde yaşadıkları tüm süreçleri mükemmelleştirmek. Bu çok geniş bir kavram; hasta hizmetlerinden, tedaviye ve tedavi sonrası hizmetlere kadar tüm süreçlerimizi hasta odaklı bakım anlayışına uygun olarak, kişiye özel düzenliyoruz. Elbette teknoloji kullanımı da hastalarımıza en iyiyi sunma vizyonumuza uyum sağlıyor, bu sebeple dünyanın takip ettiği yenilikleri hastanemizde kullanmaya devam edeceğiz.”
M.T: Johns Hopkins Medicine ile eğitim ve kalitenin geliştirilmesine yönelik stratejik iş birliği içindesiniz. Neden Johns Hopkins Medicine?
A.S.M: “Öncelikli olarak Johns Hopkins Medicine arka arkaya dünyanın en iyi sağlık kuruluşu seçilen, başarısı tüm dünya tarafından kabul görmüş saygın bir kuruluş. Johns Hopkins’in tüm bu nitelikleri bizim “dünya standartlarında sağlık hizmeti sunma” amacımıza doğrudan etki ediyor. Ancak bununla da sınırlı kalmıyor ve özellikle kanser alanındaki uzmanlığımızı uluslararası kuruluşlarla yaptığımız işbirlikleri ile desteklemeye devam ediyoruz. Bu kapsamda Johns Hopkins Medicine ile yaptığımız işbirliğine bir yenisini daha ekleyerek Avrupa’nın en köklü ve prestijli kurumlarından biri olan, kurum ve kişilere Nobel Ödüllerini veren Karolinska Enstitüsü ile kanserde hücre tedavileri ve kök hücre terapileri konusunda işbirliği yaptık.”
M.T: Türk sağlık sektörünün uluslararası düzeyde yükselmesini nasıl değerlendiriyorsunuz? Bu yükselişte sizin hedefleriniz neler?
A.S.M: “Türkiye hem sağlık profesyonelleri, hekimleri hem de sağlık kuruluşları açısından ciddi bir potansiyele sahip. Elbette bu değerler özellikle yakın coğrafyalardaki hastaların dikkatini çekiyor. Kaliteli sağlık hizmetine ulaşmak için Türkiye çok iyi bir seçenek.”
M.T: Anadolu Sağlık Merkezi olarak sağlık teknolojilerini kullanarak pek çok hastalığın teşhis ve tedavisini gerçekleştiriyorsunuz. Bize medikal teknolojiyi kullanarak gerçekleştirdiğiniz teşhis ve tedavi yöntemlerinizden bahsedebilir misiniz?
A.S.M: “Kalın bağırsak-rektum cerrahisi, splenektomi, pankreas cerrahisi, endokrin cerrahisi ve kanser cerrahisi gibi birçok alanda robotik cerrahi teknolojisini kullanıyoruz. Özellikle kanser tedavisinde benimsediğimiz multidisipliner yaklaşım çerçevesinde CTC ile kanserin erken evrede teşhis edilmesi ile başlayacak tedavi sürecini cyberknife, da Vinci, truebeam, flash CT gibi teknolojilerle devam ettiriyoruz. Farklı disiplinleri ancak teknolojinin yardımı ile bir araya getirmek mümkün oluyor, hayati bulguların monitor edilmesinden tutun, cerrahi ekipman yönetimine, görüntüleme teknolojilerinden, iletişim teknolojilerine, bina teknolojilerine kadar tüm bileşenleri kullanmak vizyonumuzun bir parçası.”
M.T: Sağlık Turizmi son yıllarda ülkemizin ve dünyanın gündeminde olan bir konu. Sizin sağlık turizmi alanındaki çalışmalarınızı öğrenebilir miyiz?
A.S.M: “Anadolu Sağlık Merkezi olarak dünya standartlarında sağlık hizmetini gerek yurtiçinden gerekse yurtdışında gelen hastalarımıza sunmayı amaçlıyoruz. Bu sayede de yaşam kalitesini artırmak için önemli bir rol üstleniyoruz. Yapılmayanları yaparak farklılıkları ve yenilikçi uygulamaları getirmek istiyoruz. Hastanemize 60’ın üzerinde ülkeden yılda yaklaşık 5000 yabancı hasta geliyor. En çok Romanya, Bulgaristan, Libya, Rusya ve Azerbaycan’dan hasta geliyor. Yurtdışına, özellikle de yakın coğrafyalara da nitelikli sağlık hizmeti sunma misyonumuz ile çalışmalarımızı yürütüyoruz. Bu alandaki çalışmalarımız da karşılığını buluyor; öyle ki Sağlık Bakanlığı’nın 2013 verilerine göre Türkiye’de en fazla yabancı hasta ağırlayan hastaneyiz. Anadolu Sağlık Merkezi’nin toplam işlem hacminin yüzde 35’ini oluşturuyor. Kaliteli sağlık hizmetlerinin yanında, uluslararası hastaların tıbbi süreçlerini organize etmek ve rahat etmelerini sağlamak için yaklaşık 80 kişilik özel bir kadromuz bulunuyor. Hastanemizde İngilizce, Almanca, Fransızca, Rusça, Bulgarca, Romence, Ukraynaca, Kırgızca, Kazakça, İspanyolca, Arapça, Farsça ve Arnavutça gibi pek çok dilde 30’un üzerinde tercüman kadromuzla yabancı hastalarımıza hizmet veriyoruz. Yabancı hastalar kurumumuzu özellikle kanser tedavisi için tercih ediyor olsa da kalp-damar cerrahisi, üroloji, kadın sağlığı, nöroşirurji, ortopedi ve tüp bebek tedavisi de yabancı hastalarımızın tercih ettiği diğer sağlık hizmetleri olarak öne çıkıyor. Gelecek planlarımızda sağlık turizminin de önemli bir yeri var. Hizmet verdiğimiz coğrafyayı genişletmek bu alanda da hedeflerimiz içinde yer alıyor. Johns Hopkins Medicine ve Karolinska Enstitüsü ile kemik iliği, kök hücre çalışmaları, medikal onkoloji ve kemoterapi alanlarındaki altyapı, akreditasyon çalışmaları ile bu amacı destekleyeceğiz.”
#TürkanÖzilhanTacir #anadolusağlıkmerkezi #sağlıkmerkezi #sağlık #sağlıkhizmeti