Ülkemizde en sık rastlanan kronik hastalıklar arasında kalp ve damar hastalıkları bulunuyor. Uzmanlar kalp yetmezliği çeken kronik hasta sayısının 1 milyona yaklaştığına ve vakaların her geçen gün daha da arttığına dikkat çekiyor. Ancak ciddi bir kalp krizi riskiyle karşı karşıya olan koroner arter hastaları göğüste ağrı, baskı hissi, yokuş ya da merdiven çıkarken yorgunluk hissi gibi şikayetlere rağmen by pass ameliyatı olmaktan korkuyor.
Hastaların operasyondan değil, ameliyat olmamaktan korkması gerektiğini söyleyen Liv HOSPITAL Kardiyovasküler Cerrahi Bölümü Direktörü Prof. Dr. Murat Mert by pass hakkındaki ayrıntıları paylaşıyor.
SIKINTI ARTINCA AMELİYAT RİSKLİ HALE GELİYOR
Liv HOSPITAL Kardiyovasküler Cerrahi Bölümü Direktörü Prof. Dr. Murat Mert, hastalar ameliyattan kaçınca damarlardaki darlık ve tıkanıklıkların kalp adalesine ciddi zararlar verip kalbin işlevini bozduğunu, hastanın hayatına olası bir kalp krizi veya ani ölüm tehdidi altında devam ettiğini, kalp adalesinde artık geri dönüşü olmayan hasara yol açtığını söyledi. Mert, sözlerine şöyle devam etti: Hastalar sıkıntıları iyice artınca mecburen ameliyat olmak istiyorlar ancak bu sefer de ameliyat çok daha riskli hale geliyor. Bu yüzden ameliyatların önerildiği zaman olunması önemli. Koroner by pass ameliyatı sonrası hastaları yeni bir yaşam bekliyor. Ameliyattan sonra sigara içilmediği, düzenli beslenildiği takdirde hasta bir-bir buçuk ay içinde normal aktif yaşamına kavuşuyor. Prof. Dr. Murat Mert by pass ameliyatları ile ilgili detayları paylaştı.
BY PASS AMELİYATI SIRASINDA STENT DE TAKILIYOR: HİBRİD CERRAHİ
By pass ameliyatları günümüzde artık modern teknolojiyle yapılıyor. Ameliyatı yapmanın birçok yolu var. Biz genel olarak klasik yöntemle kalbi durdurarak ameliyatı yapıyoruz ve bu şekilde yapılan ameliyatların sonuçlarının diğer alternatif yöntemlerle yapılan ameliyatlara oranla çok daha başarılı olduğunu bildiğimizden bu yöntemi tercih ediyoruz. Ancak bizim de çalışan kalpte de bu ameliyatı yaptığımız hastalarımız oluyor. Yöntem hastanın özelliklerine göre belirleniyor. Son yıllarda çok yeni bir yöntemle yapılan ameliyatlar ilgi çekici. Bizim de uyguladığımız ve gelecekte by pass cerrahisinde önemli yer tutacağına inandığımız Hibrid Cerrahi kalbin önündeki damara 4-5 cm’lik bir kesi ile biz by pass yaparken diğer iki damara kardiyolog arkadaşlarımız stent koyuyorlar ve 3 damar hastası olan kişi 4-5 cm’lik bir kesi ile her üç damarı da yenilenmiş olarak 4-5 günde evine gidiyor. Bu yöntemle hasta kalp cerrahisi ve kardiyolojinin en gelişmiş olanakları birleştirilerek aynı hastada kullanılıyor.
AMELİYATTAN SONRA KÖŞENİZE ÇEKİLİP OTURMAYIN
Koroner by pass ameliyatları hasta bir köşede otursun diye değil, bir an önce normal hayata dönsün diye yapılıyor. Amaç by pass ameliyatı olmuş birini artık kalp hastası statüsünden çıkarıp bir an önce normal hayatına döndürmek. Hastalar ameliyattan sonra 5-6 gün hastanede yatıyor. Bir hafta da evde istirahat ettikten sonra hasta küçük yürüyüşlere, sokağa çıkamaya başlıyor. Bir, bir buçuk ay sonra da kademeli olarak normal hayatına dönebiliyor. Genelde bu hastalar bir buçuk ay sonra işlerine gidecek duruma geliyorlar. Amaç bir buçuk ay içinde hastayı normal hayata döndürüp tüm eski aktivitesini kazandırmak.
AMELİYATTAN 20 GÜN SONRA NORMAL HAYATA DÖNÜYOR!
By pass normal hayata dönmek için yapılıyor. Hasta “Kalp hastasıyım, bir köşede oturayım” gibi düşünmemeli. Bu ameliyatlar hastaya sağlıklı dönemdeki aktivitesi kazandırılmak için yapıyor. By pass ameliyatı olan kişi bir-bir buçuk ay sonra bütün aktivitesini geri kazanabilir. Ameliyattan 20 gün sonra da kontrollü olarak cinsel hayatını yeniden kazanabilir. Tabii aşırı efor harcanmaması gerekir. İlaçlar kadar hatta daha önemli olan şey yürüyüş yapmak. Kısa kısa başlayıp kademeli olarak doktorun söylediği şekilde artırılacak yürüyüşler ilaçlar kadar etkili hatta ilaçlardan daha önemli. By pass ameliyatları bir köşeye çekilmek için değil, normal hayata dönmek için yapılıyor.
NORMAL HAYATA DÖNÜŞÜ HIZLANDIRAN ALTIN ÖNERİLER
•Sigaraya kesinlikle içmeyin
Sigara by pass hastaları için normal insandan daha zararlı. Çünkü kalbe yeni konan damarlar sigaraya kalbimizin kendi damarlarından daha da duyarlı oluyorlar. Bu yüzden çok daha çabuk tıkanıyorlar. Sigaraya devam edenlerin by pass ameliyatı olmalarının bir anlamı yok. Sigara içmeye devam ederlerse konan damarlar çok kısa sürede erkenden tıkanma riski altında oluyor.
•Kendinizle yarışmayın
Eve döndükten bir hafta sonra küçük yürüyüşlere başlanmalı. Hasta kendini rahat hissettiği kadar yürümeli. Yorulduğunda bırakmalı. Ameliyat sonrası akciğer kapasitesi sınırlıdır. Amaç küçük yürüyüşlerle bunu açmak, normal seviyeye getirmek. En tehlikeli şey kişinin kendiyle yarışması, kendini denemesi. “Yoruldum ama biraz daha idare edebilirim, biraz daha dişimi sıkayım” demek ameliyattan sonra yapılacak en büyük hata.. Yavaş yavaş yürüyüşü tekrarladıkça bu mesafeler uzayacaktır. Amaç birinci ay sonunda haftada 5 gün en az 35-40 dakika yürünmesini sağlamak.
•Ağır diyetlere gerek yok
Ameliyat sonrası erken dönemde çok önemli bir yiyecek kısıtlaması yok. Hasta büyük bir ameliyat geçirdiği için cerrahi yaraları oluyor. İyileşme süreci için de bol protein ve kalori ihtiyacı doğuyor. Çok ağır yiyecekler olmadıkça, yüksek tansiyon ya da şeker hastası değilse çok ciddi bir yiyecek kısıtlaması yapılmıyor. Üç ve dördüncü aylarda hastanın bütün testlerini yeniden görüp şekerine, kolesterolüne göre bir diyet programı veriliyor.