Araştırmacı İlaç Firmaları Derneği (AİFD), ABD’de gerçekleştirilen Uluslararası Biyoteknoloji Konferansı’na, Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz’ın başkanlığındaki heyetle birlikte katıldı. Heyette üst düzey hükümet yetkililerinin yanı sıra ilaç sektörünün temsilcileri ve akademisyenler de yer aldı.
Konferansta düzenlenen Türkiye oturumunda bir konuşma yapan Kalkınma Bakanı Yılmaz, Türkiye’de ilaç ruhsatlandırma sürecini hızlandıracak paralel başvuru uygulamasının devreye alınacağını açıkladı. Konuşmasında Sağlık Enstitüleri Başkanlığı kurulacağını da açıklayan Bakan Yılmaz, kurulacak yeni sağlık enstitülerinin Türkiye’deki sağlık Ar-Ge’sine önemli katkı sağlayacağını vurguladı.
Türk heyeti program kapsamında dünyanın önde gelen Ar-Ge merkezlerini ve üretim tesislerini de ziyaret etti.
Araştırmacı İlaç Firmaları Derneği (AİFD), bu yıl Amerika Birleşik Devletleri’nin San Diego şehrinde düzenlenen ve biyoteknoloji alanında dünyanın en önemli etkinliklerinden biri olarak nitelendirilen Uluslararası Biyoteknoloji Konferansı’na katıldı. Konferansta Türkiye’yi, Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz’ın başkanlığında üst düzey hükümet yetkilileri, ilaç sektörü ve akademisyenlerden oluşan bir heyet temsil etti. AİFD, 3. kez katıldığı konferansta, 35 kişilik bir heyetle yer aldı.
Konferansın son gününde düzenlenen oturuma konuşmacı olarak katılan Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, önemli açıklamalarda bulundu. Türkiye’deki ilaç ruhsatlandırma sürecini hızlandıracak paralel başvuru uygulamasının devreye alınacağını açıklayan Bakan Yılmaz, ayrıca Sağlık Enstitüleri Başkanlığı’nın kurulacağı kararını da oturuma katılan uluslararası ve Türk katılımcılarla paylaştı. Sağlık Enstitüleri Başkanlığı’nın kurulmasını öngören kanunun yasalaşmasının ardından ilk 6 ay içinde Türkiye Kanser Enstitüsü ve Türkiye Sağlık Akreditasyon Enstitisü’nün kurulması hedefleniyor. Kronik hastalıklar, anne, çocuk ve ergen sağlığı, biyoteknoloji, geleneksel ve tamamlayıcı tıp enstitülerinin de 3 yıl içinde tamamlanmasıyla Türkiye’deki sağlık Ar-Ge’sine önemli katkılar sağlanacağı öngörülüyor.
Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz ve Türk heyeti, San Diego’daki temasları kapsamında, uluslararası ilaç firmalarının üst düzey yöneticileriyle de ikili görüşmeler gerçekleştirdi. Bakan ve beraberindeki heyet ayrıca, yeni ve gelişmiş tedaviler için Ar-Ge’ye ciddi kaynak aktaran yenilikçi ilaç şirketlerinden Pfizer’in Ar-Ge kampüsünü ve Roche/Genentech’in üretim merkezini ziyaret etti.
Heyet, aşılar ve kanserin pek çok türüne karşı tedaviler üzerinde çalışılmakta olan ve en gelişmiş teknolojik tesislerden biri olarak öne çıkan Pfizer La Jolla Ar-Ge Kampüsü’nde ve biyoteknoloji üretimi ve klinik operasyonlarda dünyanın önde gelen biyoteknolojik üretim merkezlerinden Roche/Genentech Oceanside Kampüsü’nde biyoteknolojik ürünlerin Ar-Ge ve üretiminde kullanılan ileri teknolojiler hakkında bilgi aldı ve incelemelerde bulundu.
İlaç Ar-Ge’si ve Biyoteknoloji’de Türkiye küresel oyuncu olabilir
“Uluslararası Biyoteknoloji Konferansı’nda AİFD heyetinin de gerçekleştirdiği temasların, hükümet temsilcilerinin yenilikçi ilaç sektörünün katkılarını değerlendirmek açısından önemli bir fırsat olduğunu belirten AİFD Genel Sekreteri ve Yürütme Kurulu Başkanı Osman Kara, Biyoteknoloji Konferansı’nda yaşanan gelişmeleri şöyle değerlendirdi:
“Türkiye ilaç sektörünün Ar-Ge ve üretimde uluslararası yatırımlardan daha fazla pay almasının, küresel rekabet gücüne sahip olabilmesinin önkoşulu istikrarlı bir yatırım ortamının sağlanması ve Türkiye’nin bu yatırımları çekmek için rekabet etmekte olduğu diğer ülkelere kıyasla daha avantajlı koşullar sunacak bir dönüşüm gerçekleştirmesi gerekmektedir. Uluslararası ilaç Ar-Ge yatırımları için ülkenin araştırma altyapısı, araştırmacı niteliği ve fikri mülkiyet düzenlemeleri belirleyici olmaktadır. Son dönemde, kamu tarafından hazırlanan plan ve strateji dokümanlarındaki vizyon ve yaklaşım; konferanstaki temaslar sırasında yapılan açıklamalar ilaç Ar-Ge’sine daha fazla yatırım yapan, daha katma değeri yüksek ilaç üreten ve daha fazla ihracat yapan bir Türkiye ilaç sektörü geliştirme iradesini açıkça yansıtmaktadır.
Uluslararası ilaç sektörü yatırımlarında Türkiye’nin potansiyelini şimdiye dek neden gerçekleştiremediğini tespit edip düzeltebildiğimiz ve yenilikçiliği destekleyen politikaları ivedilikle uygulamaya koyabildiğimiz ölçüde tablonun Türkiye’nin lehine gelişeceğine inanıyoruz.
Uluslararası Biyoteknoloji Konferansı, bizim için Türkiye ilaç sektörünün Ar-Ge ve üretim potansiyeline ve küresel bir oyuncu olacağına inancımızı yinelemek için önemli bir fırsat oluşturmuş, hükümetimiz tarafından da yenilikçiliği destekleyecek politikaların uygulamaya konulacağına dair olumlu mesajların verildiği önemli bir platform olmuştur. Bu politikalar uygulandığı takdirde, Onuncu 5 Yıllık Kalkınma Planı’nın ilaç sektörüne ilişkin hedeflerinin de gerçekleştirilebileceğini düşünüyoruz.
AİFD’nin “Türkiye İlaç Sektörü Vizyon 2023 Raporu”nda da önerdiğimiz eylem planına temel teşkil eden Temel ve Klinik Araştırma Yetkinliği ile Hizmet İhracatı, Üretim Yetkinliği ile Ürün İhracatı ve Yönetim Merkezi Olma ve Hizmet İhracatı hedeflerine yönelik iyileştirici ve düzenleyici politikalar uygulandığı takdirde, 2023 yılı itibarıyla 1,3 milyar ABD Doları dış ticaret fazlası veren ve yılda 1,7 milyar ABD Doları düzeyinde Ar-Ge yatırımı gerçekleştiren bir ilaç sektörüne sahip olmamız mümkündür.”