Amerikan Mikrobiyoloji Derneğinin bülteninde online olarak yayınlanan araştırma sonucuna göre; metal alaşımlar içeren bakır insan nörovirüsünü yok edebiliyor.
Çalışmanın gerçekleştirildiği Kuzey Carolina Eyalet Üniversitesi’nde Lee- Ann Jaykus laboratuvarında doktora öğrencisi olan Clyde Manuel konuyla ilgili olarak şunları söyledi: “ Norovirus, yaklaşık 27 nm büyüklüğünde bir RNA virusudur. İnsan nörovirüsü aşırı kusma ve ağır ishalle seyreden mide ve bağırsak iltihabına yol açan aşırı derecede bulaşıcı bir mikroptur. Bu mikrop seyahat gemileri, restoranlar, yaşlı bakımevleri gibi kolayca yayılabileceği ortamlar için çok büyük tehlike oluşturur. Yaptığımız çalışma bakırın insan nörovirüsü üzerindeki yıkıcı etkisini gösteren ilk çalışmadır.”
Araştırmayı gerçekleştiren bilim ekibi beş farklı bakır alaşımından oluşan yüzey ve kontrol için paslanmaz çelik yüzey kullandı. Bu beş alaşımdan kupon boyutunda parçalar kestiler. Bulaşıcı virüs içeren kalıntıları her kuponun üzerine yerleştirdiler. Periyodik olarak virüsün hayatta kalma durumunu kayıt ettiler. Bazı parçalarda virüs yerine virüsle aynı özellikleri taşıyan virüse benzer partikül adı verilen virüs kabuğu kullandılar.
Sonuçlar:
- Virüs paslanmaz çelik yüzeyde oldukça sabitken, çeşitli bakır yüzeylerin virüse etkisi büyük oldu.
- Bakır etkisini çok hızlı gösterdi. On dakika kadar maruz kalmak insan nörovirüsünün virüse benzer partiküllerinin alıcıya tutunma yeteneğini ortadan kaldırmak için yeterliydi. Bu etki paslanmaz çelik yüzeyde gözlenmedi.
- Bakır yüzeyler özellikle virüs genomunu ve onun kılıfını (veya protein kabuk) tahrip ettiler.
“Kuşkusuz nörovirüsün ortamda yayılmasını önlemek için kapı kolu, trabzan gibi çok sık dokunulan kalabalık yerlerde bakır yüzeyler kullanılabilir.” açıklamasının ardından konuyla ilgili bir açıklama yapan Clyde Manuel bu teoriyi denemek için bir hastanenin yoğun bakım ünitesindeki sıklıkla dokunulan yüzeylerin bakır alaşımdan olanlarla değiştirildiğini ve enfeksiyon oranının hemen yarıya indiğini anlattı.
Virüs tahribatı döngüsü bakır iyonlarının su ve oksijenden, bazen de belli başlı sülfür içeren amino asitlerden serbest radikaller üretmesi ile başlıyor. Serbest radikaller DNA ve protein gibi moleküllere enerjik tepkiler verir; tahrip eder, genellikle de onları öldürür.
Clyde Manuel’in bu araştırmayı gerçekleştirme fikri “Mikrobiyolojide bu hafta” adlı bilimle ilgili podcast (ses kaydı) dinlediği sırada aklına geldi. “Bakır odada” adlı 55. Bölümde hastane kaynaklı mikropların yayılma oranı bakır yüzeyler kullanarak düşürülebilir mi? Konusu tartışılmaktaydı. Açıklanan etkileyici sonuçlar ona bu yöntemin insan nörovirüsünün yayılması için kullanılabileceği fikrini verdi. Daha önce bu alanda bir araştırmanın yapılmadığını tespit eden bilim adamı hızla bir çalışma planı hazırlayarak, işe koyuldu.
Clyde Manuel konuşmasını; “Virüslerden bahsederken öldürmek yerine tahrip etmek terimini kullanıyoruz. Çünkü virüsler tek başına etkisizdirler. Yaşayan organizmalara ait hücrelerin içine girmek ve çoğalmak zorundadırlar.” sözleriyle tamamladı.