Besin Alerjisi Derneği üyesi Alerji Diyetisyeni Ecem Tuğba Özkan, bazı bağırsak hastalıklarında lif tüketiminin neden azaltılması gerektiğini anlattı.
“İnflamatuar bağırsak hastalığının belirtileri karın ağrısı, ishal, kanlı dışkı, kilo kaybı ve geç ergenliktir. Ayrıca uzun vadede bağırsak kanserinin görülme riskini arttırabilir. Bu hastalığın kesin nedeni bilinmemektedir, ancak bazı risk faktörleri arasında genetik, beslenme, çevresel etkenler ve bağırsak bakterilerindeki değişiklikler bulunmaktadır.
Lif, bitki kaynaklı besinlerde (tahıllar, meyveler, sebzeler ve bakliyatlar) bulunan ve insan vücudundaki sindirim enzimleri tarafından parçalanmaya dirençli bir grup bileşiğe verilen isimdir.
Diyet lifi tüketmek, sağlıklı bireylerde bağırsak sağlığını olumlu yönde etkilerken inflamatuar bağırsak hastalığına sahip bireylerde hassasiyet nedenli şikâyete neden olmaktadır. Ancak yapılan araştırmalara göre, fermente edilmemiş liflerin tüketilmesinin inflamasyonu artırdığı ve bazı inflamatuar bağırsak hastalığına sahip hastalarda belirtileri kötüleştirdiği görülmüştür. Araştırmacılar, enginar, hindiba kökü, sarımsak, kuşkonmaz ve muz gibi besinlerde bulunan belirli lif türlerinin, genellikle inflamatuar bağırsak hastalığına sahip hastalarda belirli bakterilerin eksik veya hatalı çalışması durumunda fermente edilmesinin özellikle zor olduğunu belirtmişlerdir.
Sonuç olarak, inflamatuar bağırsak hastalığında fermente edilmemiş diyet liflerine karşı hassasiyet bulunmaktadır. Bu durumun nedenleri arasında; bağırsak mikrobiyotasının lifi fermente etme kapasitesinde azalma, mukozal yüzeyde bağışıklık hücrelerinin varlığının artması ve bağırsak bariyerinde inflamatuar hasarı bulunmaktadır. Bu nedenle, bu hastalığa sahip bireylerin diyet lifi seçiminde dikkat etmeleri gerekmektedir. Kuşkonmaz ve brokoli gibi saplı sebzeler, havuç, patates, kereviz ve pancar gibi kök sebzeler, enginar, hindiba kökü, sarımsak, soğan ve muz gibi besinlerden uzak durmaları bağırsaklarını olumlu etkileyecektir.”