Sağlık sektörü ve özellikle bu işin merkezindeki hastane işletmeciliği son dönemlerde hızlı bir büyüme içindedir. Bu büyümenin genellikle olumlu taraflarını görerek bu günlere gelmemize rağmen diğer taraftan birde yaşanan sıkıntılar boyutu bulunmaktadır.
Hastane İşletmeciliği bir hizmet sektörüdür. Teknolojik altyapı, yatırımın ve insan emeğinin yoğun olduğu bir alandır. Personel giderleri (doktor ve diğer personel) toplam ciroların hastane tipine, yapısına ve işletme başarısına göre %50 ile 65’ı arasında ki bir dilimi oluşturmaktadır. Bunun anlamı şudur; üretilen ve faturalanıp tahsil edilebilen her 100 birim cirodan 50 ile 65 birimi doktor ve diğer personele maliyetini oluşturuyor. Kalan kısım ile malzeme giderlerinizi ve kalan diğer tüm giderlerinizi karşılayıp sürdürülebilir bir yapı için birkaç birimde artı kar bırakmak durumundasınız.
Bütün bu bilgilendirmelerden sonra bu kadar bir personel yükü altındaki hizmet ağırlıklı hastanelerimizde birde asgari ücretin yeni dönemdeki artışından gelen ek bir yük oluşacaktır. Bunun sektöre yükünün ne olacağı ve nasıl bir çözüme gidileceği belirsizliğini korumaktadır. Hastanelerde çalışan doktor dışı personeli ele aldığımızda toplam çalışan sayısının %40 ile %55’lik kısmı, yeni belirlenen asgari ücret rakamı olan 1300TL net ücretin altında aylık alan personelden oluşmaktadır.
Yeni düzenleme ile hastanelerde yapılmak zorunda kalınacaklar;
- Bu personellerin ücretleri minimum 1300 TL seviyesine çekilmesi gerekmektedir.
- Şu an asgari ücret ile 1300 TL seviyesi arasında maaş alan personelin aylık ücretleri de asgari ücret seviyesine ve daha yukarıya çekilecektir,
- Kalan personele ise yıllık enflasyon oranında (ki artış rakamı muhtemelen% 9 -13 arasındadır) bir ücret zammı alacaktır.
- Asgari ücretin 2. altı aydaki artış oranı, muhtemelen %4 -7 arasında olacaktır.
- Bu artışlarla beraber brüt maliyetlerde de ciddi bir artış olacaktır.
Tüm bu artışların işletme personel maliyetlerini ortalamada % 13-18 oranında artıracağı tahmin edilmektedir. Hastanelerde ciroya oranla % 25-30 arasında doktor dışı bir personel gideri olduğu düşünüldüğünde bu rakamında ortalama % 13-18 arttığını hesap edince aşağıdaki sonuç ortaya çıkmaktadır.
Dipnot: Her bir hastanede toplam maliyete ek olarak % 3-5 ek bir maliyet yükü oluşacaktır. Bu oran hastanelerdeki personel ve ücret yapısına göre değişiklik göstermektedir. Bunun her bir hastane ilgili birimleri tarafından hesap edilmesi zaruridir.
Asgari ücretteki bu artışın kendilerini, mali durumlarını nasıl etkileyeceğini, ek yükün ne olacağını hesaplamayan birçok hastanemiz var. Neyle karşılaşacağını bilmeyen bir işletme anlayışı nasıl ve ne oranda tedbir alması gerektiğini de bilememektedir ve bilinmeze doğru yol almaktadır.Yeni dönemdeki artış sadece insan kaynakları giderini artırmayacaktır. Dövizdeki artışla beraber malzeme maliyetleri ve diğer maliyetlerde artış göstermektedir.
Peki, hastanelerimizin gelir kaynaklarında aynı oranda artış olacak mı? Maalesef hayır. Gelirlerinin büyük kısmını SGK’dan elde eden hastanelerimiz fiyatlamayı SUT üzerinden yapmaktadır. Burada bir artış gözükmemektedir. Aldıkları farklar ve cari fiyatlarını da hem zaruri fark sınırı hem de müşteri kaybetmeme adına istedikleri gibi artıramayacaklardır.
Bu durumdan nasıl çıkılabilir;
- Öncelikle hastanelerimizin gelecek dönemlerle ilgili bir bütçe planlaması yapmaları gerekmektedir.
- Gelir bütçesini ay ay, yıllık bazda ve bölümlere göre planlamaları zaruridir. Buna yorganının ölçüsünü çıkarmak diyoruz.
- Çıkacak yorgan uzunluğuna göre ayaklarını uzatmayı planlamak zorunluluğu hâsıl oluyor. Yani gider bütçesi, buna da Ayağını Yorganına Göre Uzatmak diyoruz.
- Malzeme giderleri planlanmalı,
- Personel giderleri planlanmalı,
- Doktor giderleri planlanmalı,
- Diğer giderler planlanmalı.
Tüm bu planlamaların sonucu konan hedeflere ulaşmak için yine uygulama planları hazırlanmalı ve buna göre organizasyon yapılmalı. Gerekirse bu konuda profesyonel destek alınmalıdır. Artık profesyonel olmayan, planlamaya dayanmayan, ölçülmeden, analiz yapılmadan yönetme devri kapandı. Bu yapıya kavuşmayanlar tüm sektörlerde olduğu gibi sağlık sektöründen de silinmeye mahkûmdur. Bunun adına Profesyonel Kurumsal Yapılanma diyoruz.