Pfizer Global Araştırma ve Geliştirme Diagnostik Birimi Başkanı ve İdari Direktörü Dr. Şakül, hastalarının bir kısmının yararlanabileceği yeni ileri safha akciğer kanseri ilaçları ve Pfizer’ın temsilcisi olduğu yeni kişiye özel ilaç yaklaşımı hakkında bilgi verdi. Dr. Hakan Şakül, kemoterapide verilen ilaçların tüm vücuda hitap ettiğini ve sorun olan hücrelere gitmek yerine tüm hücreleri yok ettiğini söyledi.
Pfizer’ın akciğer kanseri hastaları için ürettiği kişiye özel ilacın ise sadece sorunlu hücrelere etki ettiği için çok daha az yan etkisi olduğunu ifade etti. “Tabii ki hiç yan etkisi yok diyemeyiz ama bu ilacın yan etkilerinin yok edilebilir olduğunu söyleyebilirim” diyen Şakül, hastanın genetik özelliklerini temel aldığı için ilacın etkinliğinin de arttığını belirtti. Dr. Hakan Şakül, hastalara ilacı vermeden önce bazı tanısal testler yapıldığını, ilacın bu testlerin ardından uygun bulunan hastalara verildiğini ifade etti.
İlacın, sigara içmemiş veya kısa bir süre içip bırakmış kişilerin akciğer kanseri hastalarının tedavisinde kullanıldığını söyleyen Şakül, “Bu gruba geleneksel tedaviler uygulandığı takdirde, tedaviye yanıt oranı yaklaşık yüzde 10 olmaktadır. Bizim araştırma sonuçlarımıza göre ilaçla tedaviye yaklaşık yüzde 60-61 oranında yanıt verilmiştir” dedi. Tüm dünyada ilacın uygulanabileceği hasta sayısının her yıl 40 bin civarında arttığını söyledi. “Bu küçük bir grup olsa da bu gruptaki hastalar üzerinde etkinliğin oldukça yüksek olduğunu söyleyebilirim” dedi.
Şakül, açıklamasında, Pfizer’ın bazı akciğer kanserlerinin tedavisi için geliştirilen ilacının, ABD, Hindistan, Kore, Japonya ve İsrail’de kullanıldığını, Türkiye’de ise önümüzdeki günlerde ruhsat başvurusu yapacaklarını ifade etti.
Dr. Hakan Şakül, kişiye özel ilacın küçük bir kitlenin tümör genetiğine bakarak geliştirilen ilaç olduğunu, kişiye özel tedavinin ise doktorla hasta arasında geçen bir süreç ve hastanın durumuna göre belirlenen tedavi yöntemi olarak tanımlanabileceğini söyledi.