Pfizer, Klinik Araştırma Eğitim Programları ve Ar-Ge işbirliği projeleri ile ülkemizde araştırmaların yüksek kalite standartlarında yapılabilmesi ve bilim insanlarımızın uluslararası alanda en üst seviyelerde yer bulabilmesi için fırsatlar oluşturmaya devam ediyor.
Pfizer Türkiye, 2000 yılından bu yana 3000’e yakın hekime eğitim sunduğu Araştırmacı Eğitimlerinden sonuncusunu İstanbul Üniversitesi işbirliği ve T.C. Sağlık Bakanlığı onayıyla 23-24 Kasım’da İstanbul’da düzenledi.
Türkiye’de klinik araştırmaların gelişimi için üniversitelerin işbirliğiyle 2000 yılından bu yana “Araştırmacı Eğitimleri” düzenleyen Pfizer, bu programları “İleri Klinik Araştırmalar Eğitimi” ile geliştirerek sürdürüyor. Program, ülkemizde yüksek standartta klinik araştırmaların yaygınlaşması, araştırmacıların bu konudaki bilgilerinin güncellenmesi, klinik araştırmalar ile ilgili spesifik konularda araştırmacıların bilgilendirilmesi, dünyada ve Türkiye’deki son gelişmelerin paylaşılmasını hedefledi.
İstanbul Üniversitesi işbirliği ile İstanbul‘da yapılan İleri Klinik Araştırmalar Eğitim Programı, Pfizer’in Türkiye’de düzenlediği 29. eğitim oldu. Eğitimde, klinik araştırmalarda etik yaklaşımların tarihçesi, Helsinki Bildirgesi ve İyi Klinik Uygulamaları (İKU), klinik araştırmalarda metodoloji, tasarım ve istatistiksel verilerin değerlendirilmesi, biyoeşdeğerlilik ve biyobenzerlik, spesifik konulara yönelik araştırma tipleri ve araştırmacı destekli çalışmalar, translasyonel çalışmalar, araştırmacı ödemeleri, klinik araştırmalarda veri yönetimi ve farmakogenetik ve farmakogenomik araştırmalar hakkında sağlık profesyonellerine kapsamlı bilgiler sunuldu. Ayrıca, program süresince gerçekleştirilen grup çalışmaları ile katılımcılar öğrendiklerini uygulama imkânı buldu. Eğitimin sonunda, tüm modüllere katılan katılımcılar, katılım belgesi almaya hak kazandı.
Pfizer Klinik Araştırmalar Bölge Yöneticisi Dr. Gökhan Duman konuyla ilgili şunları söyledi: “Klinik araştırmalar çoğunlukla gelişmiş ülkelerde yürütülmekte ve araştırmaların yalnızca yüzde 20’si Avrupa ve ABD dışında yapılmaktadır. Ülkemizde ilaç Ar-Ge’sinin gelişmesi ve araştırmaların yaygınlaşması için yüksek kalite standartlarına ulaşmamız çok önemlidir. Üniversitelerimizin işbirliğiyle gerçekleştirdiğimiz eğitim programlarımızla, hastalarımızın yenilikçi tedavilere ulaşması ve ülkemizdeki bilim ortamının gelişmesi için kritik önem taşıyan klinik araştırmalara, Pfizer olarak katkıda bulunmaktan dolayı gurur duyuyoruz.”
Pfizer Türkiye Medikal Direktörü Dr. Turgay Aydınlar ise “Ülkemizde klinik ilaç araştırmalarının yapılıyor olması Türkiye’nin klinik araştırmalar da dahil, ilaç Ar-Ge alanında uluslararası alanda öne çıkması açısından çok önemlidir. Hedefimiz yeni ilaç keşiflerinin çok merkezli araştırma ağları yoluyla hayat bulduğu günümüz dünyasında ülkemizin de hak ettiği yeri bulması ve dünya ilaç Ar-Ge yatırımlarından hak ettiği paya sahip olabilmesidir. Bu eğitim programlarının, klinik araştırmaların kalitesinin ve sayısının artacağına ve ülkemize önemli katkılar sağlayacağına inanıyorum.” dedi.
İstanbul Üniversitesi İstanbul Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ahmet Araman ise şöyle konuştu: “Daha güvenli tedavilerin ve kişiye özel ilaçların insanlığa sunulabilmesi için gerekli olan klinik araştırmaların, yetkin araştırmacıların denetim ve gözetiminde yapılması ön koşuldur. Bunun yanında klinik araştırmalar, tıbbi veya biyolojik bilgilerimizin de gelişmesi ve hastalıkların özelliklerinin daha iyi anlaşılmasını sağlamaktadır. Ülkemizin bilim dünyasına önemli katkılar sağlayan bu eğitim programlarının, eğitime katılan tüm araştırmacı ve hekimlerimize mesleki gelişimleri açısından faydalı olmasını diliyorum.”
İstanbul Üniversitesi İlaç Araştırma Birimi Sorumlusu Prof. Dr. Yağız Üresin ise eğitim programı ile ilgili görüşlerini şöyle ifade etti: “Klinik araştırmalar, daha sağlıklı ve uzun bir yaşam için yeni ilaçların ve tedavilerin geliştirilebilmesinde büyük önem taşımaktadır. Translasyonel, farmakogenetik ve farmakogenomik araştırmalar gibi güncel ve önemli konuları içeren bu İleri Klinik Araştırmalar Eğitim Programı’nın, Türkiye’de klinik araştırmaların nicelik ve niteliğinin artmasına büyük katkısı olacağını düşünüyorum.”