İlaç endüstrilerinin kalite gereksinimlerini karşılamak için yüksek standartlarda ekipman ve otomasyon sistemleri üreten ve 4 farklı uluslararası kuruluştan ödül alan Blocell, alanında fark oluşturmaya devam ediyor. Bloocell’in kurucusu Mustafa Cüneyt Çıkman, firmanın ortaya çıkış hikâyesini ve hedeflerini okuyucularımızla paylaştı…
Bize kendinizden ve Bloocell markasının ortaya çıkış hikâyesinden bahseder misiniz?
Ben BLOOCELL kurucusu Mustafa Cüneyt ÇIKMAN. Farmakoloji, tıp, fizyoloji, histoloji, biyomekanik ve anatomi mühendisliği alanlarında temel eğitimler aldım. Sanal Gerçeklik, Artırılmış Gerçeklik organ, doku, kadavra modelleme ve eğitim simülasyon sistemlerinin geliştirilmesi konusunda uzmanlık kazandım. Mekanik, mekatronik, kimya, metalurji, veterinerlik, biyomedikal, elektronik mühendislik alanlarının dâhil olduğu Ulusal ve Uluslararası projelerde yöneticilik ve yürütücülük yaptım.
Bloocell ® en büyük hayalim idi. Ülkemizin değerli bilim insanlarının katkılarıyla hayata geçen proje; Amerikan Ortopedi Derneği AAOS, Ortopedi Araştırma Derneği ORS ve John Hopkins Üniversitesinden ve 4 farklı uluslararası kuruluştan ödül almıştır.
Bloocell Bioscaffold dünyada uygulanan ilk “YAPAY KEMİK PROJESİDİR”
Kemiğe bağlı yaralanmalardaki artışla birlikte artan yaşam beklentisinin mevcut ikliminde, ortopedik, dental, plastik ve rekonstrüktif cerrahi gibi uygulamalarda standart kemik greftlemeden doku mühendisliğine / doku rejenerasyonu kazanımına doğru bir paradigma kayması gerçekleşmektedir. Bloocell bu paradigmanın dünyadaki ilk temsilcisidir.
Bloocell Bilimsel Danışman kurulunda yer alan bilim insanlarının Johns Hopkins Üniversitesi Tıp Fakültesi Translasyonel Doku Mühendisliği Merkezi ve Biyomedikal Mühendisliği Bölümünde yaptığı bilimsel çalışmalar, tüm yasal izinleri alınarak Tıbbi Cihaz kurumuna kaydı tamamlanmıştır. Hammaddeden üretime kadar “Bloocell Teknolojisi” millileştirilerek Boğaziçi Üniversitesi Yaşam Bilimleri Enstitüsü içerisinde GMP (İyi Üretim Uygulamaları) sahada üretim hattı kurularak imalatına başlanılmıştır. Dünya’ da ilk olan proje ülkemizin ve insanlığın hizmetine sunulmuştur.
Ürün çeşitleriniz nelerdir?
Bloocell® mühendislerinden oluşan ekip, 3 boyutlu (3B) kemik doku rejenerasyonunu sağlayacak iskelelerin üretimi için teknolojik bir platform tasarlamak üzere araştırmalarını yürütmektedir. Ürünlerimiz, hassas şekil ve geometrinin kişiselleştirilmesine izin verir. Bu yaklaşım, ürünlerin anatomik yapıya tam uyum sağlaması için kritik öneme sahiptir. Bloocell Bioscaffoldun benzersiz mimarisi, yara iyileşmesinde ve doku onarımında kilit rol oynayan hücrelerin ve kan damarlarının infiltrasyonu için elverişlidir. Bloocell® kemik iyileşmesinin doğal aşamalarına yardımcı olur.
Bloocell® teknoloji geliştirdiği ürünleri pazarın hizmetine sunmuştur. Nöroşirürjide ve kraniyofasiyal cerrahide kullanılan “BLOOCELL HYBRID” titanyum ve polimer malzemelerden oluşmaktadır.
Ortopedi, Çene Cerrahi, Kulak Burun Boğaz, Plastik Cerrahi ve Beyin Cerrahide kullanılan “BLOOCELL BONE AND CARILAGE REPAIR MATRIX” kemik ve kıkırdak defektlerinin tamirinde kullanılan biyomalzemedir. Yüksek standartlarda ekipman ve otomasyon sistemleri ile üretimi gerçekleştiriyoruz.
Peki, en çok talep gören ürünleriniz nelerdir?
Bloocell Bioscaffoldun endikasyon alanı geniştir. Osteokondüktif malzemedir yani, iskele veya şablon olarak kullanıldığında yüzeyinde, kanallarında ve porların içine doğru kemik oluşturabilir. Önemli özelliği, Kemiği biyomekanik ve Moleküler ağırlık yönünden en iyi taklit etme yeteneğine sahip olması sayesinde yapay kemik diyoruz. Bloocell Bioscaffold, “yapısal adaptasyon” ve “doğal mekanik kompanzasyon” özellikleri ile üstün teknolojiye sahiptir.
Ürünün iç yapısı dokuyu taklit etmektedir. Bu sayede dokunun gelişmesine olanak sağlar. İstenilen anatomik şekli alabilir veya önceden hazırlanmış formlara sahip Bloocell® Bioscaffold kemik augmentasyonu ve bozulmuş yapıların tedavisi için tasarlanmıştır.
Bloocell ® Teknolojisi kemiği taklit ederek vaskülarize doku oluşumu sağlar. Doktorlar bu yeniliği hastaları için kullanmaya başladılar. Rakipsiz teknoloji, tıp alanında çığır açan tıbbi cihazların ilk sembollerindendir. Sinirsel kusurların onarımında Mesh ve Bariyer modelleri kullanılarak geliştirilen yüzey teknolojisi doku iletimini arttırmaktadır.
Bloocell ® Bioscaffold, dokunun fizyolojik ipuçlarını yanıt olarak alır ve uygun geometriyi uzun vadede içerisinde oluşturur. Enzimatik yapısı nedeni ile, tedavi sonrası vücuttan tamamen uzaklaştırılır.
In vivo ve in vitro çalışmalarınız hakkında bilgi verir misiniz? Bu çalışmayı diğerlerinden ayıran fark nedir?
Kemik Dokusu Mühendisliğinin Rejeneratif Tıp alanındaki rolü, son yirmi yılda önemli araştırmaların konusu olmuştur. Teknolojik gelişmeler, ortopedik implantları ve kemik rekonstrüksiyonu için cerrahi teknikleri geliştirmiştir. Bununla birlikte, kemiği yeniden yapılandırmak için cerrahi tekniklerdeki gelişmeler, mevcut otolog materyallerin azlığı ve donör saha morbiditesi ile sınırlandırılmıştır. Biyomalzeme alanındaki son gelişmeler, yaralı kemiğin biçimini ve işlevini eski haline getirmek için cerrahi seçenekleri genişleterek kemik greftlemeye çekici alternatifler sağlamıştır.
Spesifik olarak, yenilenen doku ile ikame doku arasında kontrollü kimyasal parçalanma ve emilme sergilerken, konakçı doku ortamına kontrollü etki ve reaksiyonla karakterize edilen yeni biyoaktif (ikinci nesil) biyomateryaller geliştirilmiştir.
Gelecek nesil dediğimiz ve gelen Bloocell Bioscaffold, sadece osteokondüktif değil aynı zamanda osteoindüktif olacak şekilde, yani doku mühendisliği ve in situ doku rejenerasyon yöntemlerini yeni uygulamalara odaklanarak birleştirerek konak dokuların rejenerasyonunu teşvik etmek üzere tasarlanmıştır.
Bloocell Bioscaffold doku rejenerasyonu ve onarımı için yeni olanaklara yol açacaktır. Halihazırda, travma sonrası, dejeneratif, neoplastik veya konjenital/gelişimsel “kökenli” karmaşık iskelet kusurları için yapısal ve işlevsel bütünlüğü sağlamak için kemik rekonstrüksiyonunu destekler.
Hücreler, yapı iskeleleri ve biyoaktif faktörlerin kombinasyonlarını kullanarak fonksiyonel kemiğin mühendisliği, uygun biyomimetik ve mekanik özellikler sergileyebilen Bloocell Bioscaffold alanında gelecekteki gelişim için örnek ve benzersiz bir teknolojidir.
Özetle bu çalışmayı diğerlerinden üstün kılan, gelecek nesil kemik rejenerasyonu kavramından neleri bekleyeceğimizi göstermektedir.
İhracat ve hedef pazarlarınız hakkında bilgi verir misiniz?
Türkiye ve Dünya lansmanımızı yaptık. MEDICA, Amerika CES, Arap Health fuarlarında pazarımızı büyüttük. Öncelikli hedefimiz pazarda kalıcı söz sahibi olmak. Ülke ekonomisine katkıda bulunmak ve dünya markası olmak amacıyla, ileri gelen sağlık enstitüleri ve teknoloji şirketleriyle işbirliği yapmak ve satış ağımızı genişletmek.
Sektörünüzde kendi konumunuzu yurt içi ve yurt dışında nasıl değerlendiriyorsunuz? Bu pazardaki mevcut konumunuz, güçlü yönleriniz ve planlarınız nelerdir?
Doku mühendisliği Kuzey Amerika pazarının 35 milyar dolar olduğu bilinmektedir. Türkiye, MENA bölgesi ve Avrupa’ da sıcak satışların devam ettirilmesi, ek olarak temsilciliğin kurulması. Bloocell Amerika açılışı ve Rusya, Orta Asya, Pasifik, Çin ve Hindistan pazarlarına giriş yapılmıştır. Hedefimiz global pazarda güvenilir ve kalıcı marka olmak. Bloocell teknolojisi ülkemizin sağlık alanında ilk Unicorn şirketi olacaktır.