Bulantı, kusma, ışığa ve sese aşırı duyarlılık gibi belirtileri olan migren ne yazık ki tüm dünyada hem kadınlarda hem de erkeklerde çok sık görülüyor.
Anneden geçen yatkınlık, cinsiyet, yaşam ve iklim koşulları gibi çok çeşitli faktöre bağlı olarak ortaya çıkan migren, daha çok tek yanlı, zonklayıcı, şiddetli, bulantının sıklıkla eşlik ettiği, ağrı sırasında ışığın, sesin rahatsız ettiği, dört saatten üç güne kadar uzayabilen baş ağrısı atakları ile kendini gösterebiliyor. Ağrının migren atağı sırasında beyin zarında ve beyin zarındaki damarlarda oluşan geçici iltihabi durum olduğunu söyleyen Liv Hospital Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Ertaş, bu iltihabi reaksiyonun oluşmasında regl (kadınlarda), rüzgar, klima, açlık, fazla veya az uyku, stres, fiziksel efor, sigara dumanlı ortam ya da fazla ışıklı ortamlar yanı sıra gıdaların da migrenin belirleyicileri olabileceğini belirtiyor ve ekliyor: “Genetik yatkınlıkla birlikte çevresel ve kişisel faktörlerin de çıkışında etkili olduğu migreni tetikleyen gıdaları fark etmek sizi hastalığa karşı koruyabilir.”
ÖNEMLİ OLAN TETİKLEYEN GIDAYI BULMAK
Migreni tetikleyen gıdaların tespit edilmesinin oldukça güç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Mustafa Ertaş, bunun nedeni şu şekilde açıklıyor: “Tetikleyiciye maruz kalındığı anda baş ağrısı ortaya çıkmıyor, ortaya çıkışına kadar saatler, bazen bir gün geçebiliyor. Bu da tetikleyen gıdayı veya faktörü belirlemeyi güçleştiriyor.” Mustafa Ertaş, migrende gıdalara karşı gelişen IgG antikorlarını kullanarak çapraz karşılaştırmalı, kontrollü, çift kör olarak yaptıkları klinik çalışmayla hastaların 266 gıdaya karşı IgG antikor düzeyleri ölçülebildiğini söylüyor. Çalışmadan yola çıkarak hastanın hassas olduğu gıdaların belirlenebildiğini belirten Ertaş, kişiye özel olarak bu gıdaları içeren (provokasyon diyeti, uyarıcı diyet) veya bunlardan arınmış (eliminasyon diyeti, önleyici diyet) diyet hazırlanabildiğinin de altını çiziyor. Ertaş, yapılan klinik çalışmanın sonucunda da önleyici diyet sırasında atak sıklığı, baş ağrılı gün sayısı, baş ağrısı için kullanılan ilaç sayısı ve ilaç kullanmayı gerektiren baş ağrısı sayısında istatistiksel anlamlı olarak azalma olduğuna dikkat çekiyor. Bu çalışmanın sadece gıdalara karşı oluşan antikorların kişiden kişiye nasıl çeşitlendiğini göstermediğini söyleyen Ertaş, aynı zamanda yalnızca bu antijenlerden arınmış gıdalardan oluşan diyet uygulamanın bile baş ağrılarında ne denli anlamlı bir azalmaya neden olduğunu ortaya koyması açısından oldukça önemli olduğunun altını çiziyor.
BU KURALLARA UYUN, AĞRIDAN KURTULUN
•Sabah banyo yapıp sokağa çıkmayın. Gece banyo yapıp saçınızı iyice kurutun. Banyo yapıp dışarı çıkarsanız başınız esintiyi daha çok hissedecektir.
•Rüzgarda durmayın. Başa doğrudan gelen rüzgarı önlemek çok önemli.
•Ev veya araçta klimayı doğrudan yüzünüze üfletmeyin. Çok şiddetli çalıştırmayın.
•Migreninizi lodos tetikliyorsa o gün dışarı çıkmamaya çalışın. Kapıyı bile açıp o havayı içeri aldığınızda evinizde lodosun etkisini yaşama şansınız var.
•Araba yolculuğunda pencereyi esintiyi hissedeceğiniz şekilde açmayın. Kapalı ortam migren için tetikleyici olabilir. Sigara gibi mesela. Ama yine de arabada içeri hava girsin diye doğrudan yüzünüze esecek şekilde camı açmayın.
•Saç kurutma makinesini ılık ayarda kullanın. Ne çok sıcak ne de çok soğuk olmalı. Vücut ısısına yakın olmalı ve hızlı üflememeli.
•Jöle sürmeyin. Çünkü jöle iletkenliği artırıyor. Aslında anneler çocuklara kızmakta çok haklı. Genç migrenli hastalarla büyük bir sıkıntımız bu.