3. Sağlık Yönetimi Kongresi hem farkındalık, hem eğitim, hem de sorunların tartışılabileceği bir platform olacak.
Bu sene 3’ncüsü gerçekleştirilen Sağlık Yönetimi Kongresi, yeni Türkiye’nin sağlık vizyonu hedefinde özel ve kamuda bulunan sağlık yöneticileri, akademisyenleri, sivil toplum kuruluşlarını çok önemli konu başlıkları etrafında bir araya getiriyor. Organizasyona ait detayları öğrenmek için Sağlık-DER Genel Başkanı Uzm. Dr. Kasım Sezen ile bir söyleşi gerçekleştirdik.
3. Sağlık Yönetimi Kongresi “Yeni Türkiye’nin Sağlık Vizyonu” başlığıyla gerçekleştiriliyor. Öncelikle kongrenin amacı ve hedefleri hakkında bilgi verir misiniz?
Sağlık Yönetim Kongresinde amacımız; Yeni Türkiye’nin sağlık vizyonu hedefinde özel ve kamuda bulunan sağlık yöneticileri ile akademisyenler, sivil toplum kuruluşları ve politika yapıcıları geniş bir yelpazede, sınırları iyi belirlenmiş konu başlıkları etrafında bir araya getirerek, katılımcıları faydalı tartışmalarda buluşturmak ve ortak anlayışı ve dil birliğini oluşturarak, 2023 vizyonunu hayata geçirmeyi hedefleyen Ülkemizin, Yeni Türkiye, Güçlü Türkiye yolunda önümüzdeki yıllarda sağlık alanında gerçekleştireceği atılımlara katkı sağlamaktır. |
Kongreye katılanlar ne tür bilgiler elde edecek? Katılımcılara neler sağlayacak? Kongrede hangi konular ele alınacak? Katılımcılara bu bilgiler kimler tarafından verilecek?
Kongrede sağlık sektöründe yönetim boyutu, hasta güvenliği, akreditasyon, bilgi yönetimi ve bilgi teknolojileri gibi konular işlenecek olup; kongre Sağlık Bakanlığı ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı üst düzey yetkilileri başta olmak üzere akademik çevreden, kamu ve özel sektör uygulayıcılarından, yurt içinden ve yurt dışından bilim adamları ve uzmanların katılımıyla gerçekleştirilecektir. Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de mevcut sağlık sorunlarının çözümünde sağlık yönetimi önemli bir rol üstlenmektedir. Sağlık kurumları gelişimlerini sürdürebilmek için hedeflerini çok iyi belirlemeli ve kaynaklarını bu hedeflere ulaşmayı sağlayacak şekilde kullanılmalıdır. Sağlık kuruluşlarını sadece planlamak ve inşa etmek yetmez. Önemli olan bu kuruluşların yönetim ilkelerinin iyi tanımlanmasıdır. İyi bir stratejik yönetim süreci için sağlık kurumu yöneticileri rakiplerinin sürekli olarak çeşitli stratejiler ürettiğini ve uyguladığını bilmelidir. Bu kapsamda yönetici çevresindeki fırsat ve tehditlerden nasıl yararlanabileceğini değerlendirebilmelidir. Bu açıdan 3. Sağlık Yönetimi Kongresi hem farkındalık, hem eğitim, hem de sorunların tartışılabileceği uygun bir ortam olacaktır.
Alanında uzman akademisyen ve Bakanlık üst düzey temsilcilerinin katılımı ile kongremizde tartışılacak konu başlıklarını şöyle sıralayabiliriz;
Yeni Türkiye vizyonunda sağlık yönetiminin nasıl olmalı,
Sağlık istihdam politikaları ve planlama,
Sağlık kuruluşlarında teknoloji yönetiminin sağlık maliyetlerine etkisi,
Sağlık hizmetlerinde izleme ve değerlendirme faaliyetleri.
Türkiye’nin avantaj ve dezavantajlarıyla sağlık turizmi potansiyeli, plan ve politikaları
Madde bağımlılığı yönetimi,
Sağlık Kurumlarında İş Kurumlarında İş Sağlığı ve Güvenliği Hizmetlerinin Yönetimi,
Sağlık Politikalarında Yeni Yaklaşım: Çok Paydaşlı Sağlık Sorumluluğunu Geliştirme Programı
Hasta veri mahremiyeti, bilgi güvenliği, bilginin değeri ve SGK politikaları,
Sağlık bilgi sistemleri modern uygulamaları ve sağlık işletmeleri performansına etkileri,
Sağlık Kuruluşlarında Lojistik (Stok) Yönetimi ve Tedarik Zinciri Güncel Uygulamaları,
Üniversite Hastaneler Yönetiminde modern yönetim organizasyon yapıları,
Kamu Hastaneleri Birlikleri Yönetimi,
Sağlık Endüstrisi Yönetimi,
Sağlık hukuku ve etik, sağlıkta arabuluculuk,
Sağlık kuruluşlarında uzun dönem bakım ve özellikli sağlık hizmet planlaması,
Evde sağlık hizmetlerinin yönetimi,
Uluslararası sağlık yardım çalışmalarının yönetimi,
Şehir hastaneleri ve yönetimi,
Sağlık idarecileri için protokol yönetimi,
Acil Sağlık Hizmetlerinin yönetimi,
Sağlıkta rekabet,
Sağlık Kuruluşlarında Finansal yönetim,
Sağlık hizmetlerinin sunumu ve hasta ile sağlık çalışanlarının memnuniyeti.
Türkiye sağlık yönetimi alanında hangi noktada? Bu konuda sektör bilgiye sahip mi?
Ülkemiz bir süredir sağlıkta yönetsel açıdan bir yeniden yapılanma içindedir. Tüm dünyanın da dikkatini çeken bu radikal değişim, yine başta gelişmiş ülkeler olmak üzere çoğu dünya ülkesinin karşı karşıya olduğu yaşlanan nüfus, yeni teknolojiler, vatandaşın sağlık talebindeki değişim gibi farklı etkenlerden kaynaklanmıştır. Hükümetler artık memnuniyet odaklı hizmet sunumuna yönelmekte, koruyucu sağlık hizmetlerine eğilim artmaktadır. Sağlığın artık sadece sağlıkçılar tarafından takip edilemeyeceği, tüm tarafların sağlığın korunması ve geliştirilmesi noktasında ödev ve sorumluluklarının olduğu gerçeği artık tüm dünya tarafından kabul edilmektedir. Ancak Türkiye bu gerçeği sadece anlamakla kalmamış, tüm tarafların katılımı ile Dünyada ilk defa ve tüm dünyaya da örnek olacak çok geniş kapsamlı programlar geliştirmiştir. Bugün Dünya Sağlık Örgütünün de çok yakından takip ettiği ve yakın zamanda yayınlanan Çok Paydaşlı Sağlık Sorumluluğu Geliştirme Programı bunun en son ve en önemli örneğidir.
Sağlık yönetiminde yaşanan aksamalar sağlığı nasıl etkiler?
Sağlık sektöründeki yenilik ve ilerlemeler insan hayatı ve yaşam kalitesini doğrudan etkiler. Gelir seviyesinin yükselmesiyle birlikte daha kaliteli sağlık hizmetine olan talep artmaktadır. Taleple birlikte artan sağlık harcamaları, sektörde maliyetlerin kontrolü ve verimlilik arayışlarını beraberinde getirmektedir. Yenilikçi ürün ve hizmetler verimliliği artıracağından sürdürülebilir çözüm seçenekleri sağlayacaktır. İlerleyen teknolojiyle birlikte ortaya çıkan yeni ürün ve hizmetler, teşhis ve tedavi olanaklarını geliştirerek, sağlık sisteminde kalite ve verimliliği artırarak, ileride karşılaşılabilecek maliyetlerin önlenmesini sağlayabilir.
Sağlık Bakanlığı sağlıkta dönüşüm çerçevesinde birçok çalışmaya imza atıyor. Bu dönüşümün sağlık yönetimi alanına ne tür olumlu katkıları olmaktadır?
Sağlıkta Dönüşüm ülkemizde alışılagelmiş sağlık anlayışını değiştirmiş ve vatandaş odaklı, memnuniyet ilkesini temel alan bir yönetim anlayışı getirmiştir. Sağlık hizmetlerinde vatandaş memnuniyeti en üst düzeylere çıkmıştır. Kısa sürede gerçekleşen bu değişim tüm dünyanın da ilgisini çekmektedir. Sağlık Bakanlığının merkez ve taşra yapılanması tamamen değişmiş ve hizmet sunumu profesyonelleşmeye başlamıştır. Halk Sağlığı Müdürlükleri artık koruyucu sağlık hizmetlerinde sağlık göstergelerini gelişmiş ülkeler seviyesine çıkarmıştır. Aynı şekilde kamu hastanelerinde de Genel Sekreterlikler adı altında çok ciddi yapısal değişiklikler olmuş, performansa dayalı ve sözleşmeli yönetim anlayışı başlatılmıştır. Bu durum hastanecilik hizmetlerinde kaliteyi yükseltmiş, hasta memnuniyetini artırmıştır. Artık kampüs hastaneler modeliyle daha büyük hizmet sunumları hedeflenmiştir. Hastanelerdeki performans ve memnuniyet odaklı bu değişimin olumlu çok sayıda katkısının yanısıra birtakım olumsuz katkıları da olmuştur. İşte 3. Sağlık Yönetimi Kongresinde olumlu yönlerin yanında bu olumsuz tarafları da tartışarak çözüm önerileri bulmaya çalışacağız. Buda sağlıkta yönetim sorumluluğunun paylaşılması ve kalitenin artmasında önemli katkı sağlayacaktır.
Dünyanın gelişmiş ülkeleriyle kıyasladığımızda sağlık yönetimi konusunda Türkiye hangi noktada?
Ülkemizde Kamu Hastane Birlikleri kurularak, hastanelerimizin daha da etkili, kaliteli ve verimli işletilmesi ve yerinden yönetim modeli esas alındı. Yöneticiler için sözleşme ve performans ölçütleri getirildi. Tıbbi ürün ve hizmetlerin üretimine teşvikler getirildi. Bu şekilde yerli sanayinin güçlendirilmesini, Ar-Ge ve teknolojik iş birliğine daha fazla önem verilmesi hedeflendi. Serbest sağlık bölgelerikurularak bölgesel cazibe merkezi olma yoluna gidildi. Sağlık turizminde Avrupa, Ortadoğu, Afrika, Orta Asya ve Rusya bölgesinin merkezi olma hedefi konuldu. Kısacası sağlıkta dönüşüm ile ülkemizde sağlık alanında birçok gelişmiş ülkeyi geride bırakarak yukarılara çıkmıştır. Sağlıktaki bu gelişmeler sağlık yönetimini de olumlu etkilemiştir. Bugün artık Türkiye gerek kamu gerekse özel sektörde gelişmiş ülkeler sınıfına geçmiştir. Bu durum hizmeti sunan personel sayısından, çalışma koşullarına, sağlıkçılara şiddetten diğer kurum ve kuruluşların sağlıkla ilgili görevlerini yerine getirip getirmediğine kadar bazı yeni sorunların daha ön plana çıkmasına neden olabilmektedir.
Sağlık Bakanlığı’nın yürüttüğü kampüs hastaneler projeleri de sağlık yönetimi konusunun önemini bir kat daha artıracaktır. Sizde bu düşüncemize katılıyor musunuz?
Kampüs hastanelerikurularak hizmet kalitesini artırmak ve maliyeti etkin sağlık hizmeti dengesini kurabilmek amacıyla inşasına başlanan şehir hastaneleri ülkenin dört bir tarafına yaygınlaştırıldığında sağlıkta erişim ve tasarruf etkin olacaktır. On yıl önce hayal dahi edemediğimiz bu gelişmeler bizleri mutlu etmektedir.
Ancak sağlık kuruluşu büyüdükçe yönetim anlayışının da buna ayak uydurması gerekliliği unutulmamalıdır. Bu noktada sağlık yöneticilerinin uzmanlaşması ve farklı meslek gruplarının sağlık yönetimine katılması zorunlu olacaktır.
Son olarak sağlık sektörüne vermek istediğiniz bir mesajınız var mı?
Derneğimiz; 1991 yılında sağlık mensuplarının dayanışması, sağlıklı bir toplum hedefiyle Dr. Ahmet Fevzi İnceöz ve arkadaşları tarafından Ankara’da kurulmuştur. 2006 yılında Genel Başkanı olduğum derneğin 73 il temsilciliği ile 6 şube ve 7 yurtdışı temsilciği açılmıştır.
Sağlık ve sosyal güvenlik politikaları oluşturmak, Sağlık alanında eğitim gören öğrencilere burs, barınma ihtiyaçlarını karşılamak ve öğrencilerle ilgili projeler geliştirmek. Yurt içi ve yurt dışında tıbbi yardım faaliyetlerinde bulunmak, Yurt içi ve yurt dışından sağlık mensuplarının eğitilmesi. Bu faaliyetleri gerçekleştirmek için yurt içi ve yurt dışı şube ve temsilcilikler kurmak derneğimizin hedefleri arasındadır. Derneğimiz hükümetimiz tarafından uygulamaya konulan Aile hekimliği projesi ve genel sağlık sigortası başta olmak üzere 1990’lı yıllarda birçok sağlık projesi üretmiştir. Her yıl Türkiye Sağlık Raporu yayınlayarak ilgili kurumlar ile bunu paylaşmaktadır. Derneğimiz üyelerinden bu güne kadar 20’den fazla milletvekili, bakanlar sendika ve konfederasyon başkanları çıkmıştır. Kurucu genel başkanımız TBMM’deki çalışmalarıyla sigarasız toplum yolunda en büyük adımı atmıştır. Teklif ettiği kanun yasalaşmıştır. Daha önce bu tür önemli çalışmalara imza atan derneğimiz 2 kez düzenlemiş olduğu Sağlık Yönetimi Kongresinin 3.’sünü düzenleyerek Sağlık Yönetimi Alanında da Yeni Türkiye Vizyonunun şekillenmesinde önemli katkılar sağlayacaktır. 3.Sağlık Yönetimi Kongresi’nin tüm sağlık camiasına hayırlı olmasını temenni eder meslektaşlarımızı kongremize bekleriz.