Biyosit, kelime anlamı olarak hayatı yok eden demektir. Bu anlamdan biyosidal ürünler; insanlar, hayvanlar ve çevre için zararlı olarak kabul edilen organizmaların yok edilmesi, zararsız kılınması, uzaklaştırılması gibi amaçlarla kullanılan kimyasal maddeler ya da mikroorganizmalar ve bunlardan üretilen ürünleri ifade etmektedir.
‘2. Ulusal Biyosidal Kongresi’ 9-13 Kasım 2015 tarihleri arasında Çeşme’de yapılacak.
Geçen yıl ilki düzenlenen Ulusal Biyosidal Kongresinin 2.si için kollar sıvandı. Kongre organizasyonuyla yakından ilgilenen Kongre Sekreteri Çukurova Üniversitesi’nden Prof. Dr. Muhsin AKBABA ile kongrenin amacını ve yapılan hazırlıkları konuştuk.
Türkiye Halk Sağlığı Kurumu, Çukurova Üniversitesi ve Ege Üniversitesi işbirliği ile düzenlenecek olan 2. Ulusal Biyosidal Kongresi’nin amacı ve hedefleri hakkında bilgi verir misiniz?
İlk Uluslararası Katılımlı Ulusal Biyosidal Kongresi 19-22 Mart 2014 tarihleri arasında Antalya’da gerçekleştirildi. Yurt içinden ve yurt dışından 105 konuşmacı ve 1150 katılımcı tarafından takip edilen Uluslararası Katılımlı Ulusal Biyosidal Kongresi’nin biyosidal ürünlere ilişkin üretim, pazarlama ve uygulama anlamında gerek kamu gerekse özel sektörde amacına ulaştığını gözlemledik.
Türkiye’de biyosidal ürünler konusunda tek yetkili otorite olan Türkiye Halk Sağlığı Kurumu önderliğinde konunun tüm taraflarını bir araya getiren 2. Ulusal Biyosidal Kongresi ülkemizde alanında en kapsamlı katılım ile gerçekleşerek, bilgi paylaşımı ve tartışma ortamı sağlayacak bir organizasyon. Geleneksel hale gelmesi planlanan kongreler sayesinde daha iyiyi bulma ve daha uygunu kullanma adına önemli adımlar atılabileceği düşünülüyor. Bu amaçla 2. Uluslararası Katılımlı Ulusal Biyosidal Kongresi’nin 9-13 Kasım 2015 tarihleri arasında Sheraton Çeşme Hotel’ de Türkiye Halk Sağlığı Kurumu, Çukurova Üniversitesi ve Ege Üniversitesi işbirliği ile düzenlenmesi için çalışmalar tüm hızıyla devam etmektedir.
Kongre katılımcıları ne tür bilgiler elde edecek? Kongrede hangi konular ele alınacak? Katılımcılara bu bilgiler kimler tarafından verilecek ve neler sağlayacak?
Kongre katılımcıları, öncelikle Avrupa’da ve ülkemizde konuyla ilgili mevzuatı, örnek uygulamaları görecek ve değerlendirecekler. Avrupa Birliği’nde biyosidal ürünler mevzuatının uygulanması konusunda yaşanan sıkıntıları ve bunlara geliştirilen çözümleri öğrenme şansına sahip olacakları gibi Avrupa Birliği mevzuatının biyosidal ürün imalatçı ve ithalatçılarına getirdiği yükleri de öğrenme şansına da sahip olacaklar.
Bunun yanı sıra Avrupa Birliği içerisinde de hâlihazırda tartışmalı olan konular hakkında bilgi sahibi olabilecekler. Böylelikle yerli biyosidal ürün imalatçılarının küresel gelişmelerden haberdar olması sağlanacak.
Ayrıca büyük miktarlarda biyosidal ürün alımı gerçekleştiren belediyeler ve hastanelerde biyosidal ürün seçimi ve alım süreçlerinde yaşanan sorunların paylaşılması, örnek uygulamaların aktarılması da sağlanacak. Bu sayede belediyelerden ve hastanelerden gelen katılımcıların birbirlerinden ve sorunların çözümlerinden haberdar olmaları sağlanacak.
Yine biyosidal konusunda önemli unsurlardan olan biyosidal ürün uygulama firmalarının temsilcileri de sektörde karşılaştıkları sorunları kongrede paylaşma ve çözüm önerileri geliştirme şansına sahip olacaklar. Kongremiz kapsamında bu tip firmalara özel bir workshop da düzenlenecek.
Kongremizde konuşmacı olarak yer alacaklar arasında Türkiye Halk Sağlığı Kurumu temsilcileri, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı gibi bakanlıklardan temsilciler, Avrupa Komisyonu temsilcileri, Avrupa Kimyasallar Ajansı temsilcileri, İtalyan Yüksek Sağlık Enstitüsü temsilcileri, çeşitli üniversitelerden alanlarında uzman hocalarımız, biyosidal ürün analizleri konusunda yetkili laboratuvarların temsilcileri sayılabilir.
Biyosidal nedir? Neden önemlidir? Biyosidal uygulamalarının çevre sağlığına katkıları nelerdir?
Biyosit, kelime anlamı olarak hayatı yok eden demektir. Bu anlamdan biyosidal ürünler; insanlar, hayvanlar ve çevre için zararlı olarak kabul edilen organizmaların yok edilmesi, zararsız kılınması, uzaklaştırılması gibi amaçlarla kullanılan kimyasal maddeler ya da mikroorganizmalar ve bunlardan üretilen ürünleri ifade etmektedir.
Çevre ve halk sağlığını birbirinden ayrı düşünmek mümkün değildir. Bunlar birbirlerinden ayrılamaz hususlardır. Sağlıksız bir çevrede sağlıklı insanların yaşamasını beklemek pek de mantıklı bir yaklaşım değildir.
Biyosidal ürünlerin kullanımı halk sağlığının, ürünlerin, hayvanların ve çevrenin korunması için önemlidir. Örneğin sivrisinek, karasinek, hamam böceği gibi insektlerle fare ve sıçan gibi rodentler halk sağlığı açısından son derece büyük öneme sahiplerdir. Çünkü bunlar bulaşıcı hastalıkların en önemli vektörleridir. Bunlarla mücadele insanoğlu için her zaman önemli olmuştur.
Öte yandan bu zararlılar insanların ürünleri için de zararlıdırlar. Düşünün özellikle fareler ve sıçanlar çeşitli tahıllara zarar vermektedirler. Benzer şekilde endüstri ürünlerinin de mikrokozmozdan düşmanları vardır ve bunlara karşı kutu içi koruyucular gibi biyosidal ürünler geliştirilmiştir.
İnsanların ve hayvanların içme suyu olarak kullanılacak suların dezenfeksiyonu ile içme suyu şebekelerindeki kontaminasyonun önlenmesi için kullanılan içme suyu dezenfektanları birer biyosidal üründür ve halk sağlığının korunması çalışmaları açısından oldukça büyük öneme haizdirler.
Öte yandan benzer ürünler atık suların, katı atıkların zararsızlaştırılması çalışmalarında da kullanılarak çevrenin korunması çalışmalarında yer almaktadırlar.
Avrupa Birliği’nin 528/2012/EU sayılı Biyosidal Ürünler Regülasyonunu uygulamaya başlaması ve karşılaşılan problemler ile ilgili bilgi verir misiniz?
Avrupa Birliği’nin 528/2012/EU sayılı ve kısaca Biyosidal Ürünler Regülasyonu (BPR) olarak adlandırılan yönetmelik henüz ülkemizde uygulanmamaktadır. Ülkemizdeki Biyosidal Ürünler Yönetmeliği 98/8/EC sayılı ve kısaca Biyosidal Ürünler Direktifi (BPD) olarak adlandırılan direktifler uyumludur. Avrupa’da BPD’den sonra yürürlüğe giren REACH ve CLP mevzuatına uyuma ilişkin yetki Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndadır. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yürütülen uyumlaştırma çalışmaları neticesinde Kimyasalların Envanteri ve Kontrolü Hakkında Yönetmelik ile Maddelerin ve Karışımların Sınıflandırılması, Etiketlenmesi ve Ambalajlanması Hakkında Yönetmelik yayımlanmıştır. BPR uyumu konusunda da Türkiye Halk Sağlığı Kurumu yetkilidir ve ilerleyen zamanda uyuma ilişkin çalışmalar THSK tarafından yürütülecektir.
Sağlık Bakanlığı’nın kongreye olan duyarlılığı hakkında neler düşünüyorsunuz? Bakanlık bu noktada ne tür çalışmalar yapıyor?
Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu biyosidal ürünler konusunda gelişmenin sağlanması, daha kaliteli ve güvenli biyosidal ürünlerin doğru kullanımı konusunda oldukça hassas. Daha önce de dile getirdiğim gibi çevre ve halk sağlığı birbirinden ayrı düşünülemeyecek hususlar ve biyosidal ürünler de halk sağlığı alanında uzun yıllardır kullanılan ürünler. Bu manada bakıldığında Sağlık Bakanlığı’nın kongreye önem vermemesi mümkün değil. Zaten biyosidal ürünlere verilen önem sebebi ile Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu ilkinde olduğu gibi 2. Uluslararası Katılımlı Ulusal Biyosidal Kongresi’nde de ana düzenleyici kurumdur.
Geçtiğimiz yıl düzenlenen kongre nasıl geçti? Bu yıl beklentileriniz nelerdir?
Uluslararası Katılımlı Ulusal Biyosidal Kongresi Türkiye’de alanında gerçekleştirilen en geniş katılımlı kongre oldu. 1150 katılımcı kongreye iştirak etti ve 105 konuşmacının sunumlarını izleme şansı buldu. Türkiye Halk Sağlığı Kurumu temsilcileri, yerli ve yabancı biyosidal ürün üreticileri, yerli ve yabancı üniversitelerden öğretim görevlileri, biyosidal ürün uygulayıcıları bir araya geldi ve verimli bir tartışma ortamı oluşturuldu.
Bu sene 2. Uluslararası Katılımlı Ulusal Biyosidal Kongresi’nin de ilki gibi geniş katılımlı, verimli bir tartışma ve bilgi alış veriş ortamı oluşturmasını ümit ediyoruz. Avrupa’da yaşanan gelişmelerin yerli firmalarımızın temsilcileri tarafından daha iyi anlaşılabilmesini, yurt içinde biyosidal ürünlerle ilgili her kesimden insanın yurt dışı yetkili otorite temsilcileri ile doğrudan temas olanağı yakalayabilmesini umuyoruz.
Dünyanın farklı ülkeleriyle kıyasladığımızda “Biyosidal” konusunda Türkiye hangi noktada?
Dünyaya baktığımızda her ülkenin kendince düzenlemeler yaptığını ve bu konunun uzun süredir ülkelerin ilgi alanında yer aldığını söyleyebiliriz. Çünkü her devlet halkının sağlığını korumakla yükümlüdür ve buna yönelik çalışmalar yapar. Bu anlamda bakıldığında Dünya Sağlık Örgütü gibi uluslararası organizasyonlar da biyosidal ürünler konusuna ilgilidir.
Gelişmiş ülkeleri incelediğimizde biyosidal sadece halk sağlığı için zararlı organizmaların yok edilmesi ile sınırlı kalmamaktadır. ABD, AB üyeleri gibi ülkelerde biyosidal ürünler konusu çevre koruma, insanların zararlı kimyasallara maruz kalma riskinin azaltılması, direnç gelişiminin önlenmesi gibi hususları da içeren daha geniş bir boyuta taşınmıştır. Amaç insan, hayvan ve çevre sağlığını korumaya çalışırken bunlar için risk oluşturan durumlara engel olmak, direnç gelişimini önleyerek kimyasalları mümkün olduğunca verimli kullanmaktır.
Son olarak vermek istediğiniz bir mesajınız var mı?
Biyosidal ürünler konusunda çalışan ve çalışmak isteyen her kesimden insanların kongreye katılımını bekliyoruz. Çok geniş bir alana yayılan biyosidal ürünler konusunda her kesimden katılımcının kendisine yarar sağlayacak bilgiler temin etmesinin mümkün olacağını düşünüyoruz. Bu vesile ile üniversite öğrencilerimizin de katılımını beklediğimizi kongre düzenleme kurulu olarak öğrenci katılımlarında indirim uygulanması kararı aldığımızı bildirmek isterim. Tabii ki öğrencilerimizi sadece katılımcı olarak beklemiyoruz onlardan biyosidal ürünler konusunda bildirilerini de beklediğimizi belirtmek isterim.
Kongreyle ilgili verdiğiniz değerli bilgiler için teşekkürler.